Giriş
(10)

Bu hayatta ne yapmak istediğimi biliyorum

afush
Diyebiliyor musunuz? 20lerin ortasına geldim, bir işim gücüm var ama iş değiştirmeyi, hala bambaşka iş alanlarında şansımı deneme ihtimalimi düşünüyorum. Herkes " 30a kadar kesin evlenmen mümkünse çocuk planlarına da başlaman lazım" kafasındayken ben "Ne çocuğu yahu? Evlenmek gibi bir ciddi şeyin so
Diyebiliyor musunuz? 20lerin ortasına geldim, bir işim gücüm var ama iş değiştirmeyi, hala bambaşka iş alanlarında şansımı deneme ihtimalimi düşünüyorum. Herkes " 30a kadar kesin evlenmen mümkünse çocuk planlarına da başlaman lazım" kafasındayken ben "Ne çocuğu yahu? Evlenmek gibi bir ciddi şeyin sorumluluğu altına girmek istemiyorum" diyorum. Bir yandan da Facebook newsfeedim toplu nikah + düğün şöleni gibi görünmeye başladı. O da huzursuzluk veriyor.
Bende bir sorun var mı yoksa herkes mi böyle? Siz hayatınızla ilgili planlara ve hayatınızın gittiği yöne hakim misiniz?
Not: hatun kişi.
0
afush
(14.04.14)
bu hayatta ne yapmak istediğimi biliyorumdan ziyade şu anki koşullar içinde (/bugün geldiğim noktada) ne (yapmak) istediğimi biliyorum diyorum.
bu dediklerimin bir kısmı ütopik, bir kısmı genel, bir kısmı da yeterince çalışılırsa yapılabilecek hedefler.

23, k
0
goldentitan
(14.04.14)
Sizi adam edecek işin değil, adam edeceğiniz işi kovalayın. Çevrenizdeki evlilik hikayelerine aldanmayın, önce kendiniz mutlu olmalısınız.
0
oldboy
(14.04.14)
her başladığım işi, yüksek lisansı vs 1-2 ay sonra sıkılıp bırakıp başka alanlara nasıl geçebileceğimi düşünüyorum. evlenme ve çocuk şenlikleri de uzak keza.
25 - kadın.
0
passive aggressive
(14.04.14)
Ben de benzer bir durum yaşıyorum. Hatta seninkinden kat ve kat ağırını.
İlişki veya evlilik kesinlikle göze alamayacağım sorumluluklar. Asla bulaşmam. Bulaşanlara da hiç imrenmiyorum şu an.
Onun dışında bi kararsızlık durumu var. Okulu 7 senede kötü bir ortalamayla bitirecek olmak zaten yeterince koyuyor.nefret ettiğim bu okulun peşinden düzgün bir bölüm okuyayım diye kendimi motive ediyorum.
Tıp falan kazanırsam özgüvenim geri gelir galiba. Bilemiyorum ki. :(
0
zarpandi t
(14.04.14)
Hayatımın gittiği yöne tam olarak hakim degilim ama bence güzel tarafı bu.

Belkide türkiyede yaşamanın en iyi tarafı, sürekli yeni iş alanlarının olduğu dinamik bir toplumuz.

size önerim kenara işsiz kalırsanız 4-5 idare edeceğiniz parayı koyup çekinmeden hoşlandığınız işi yapmaya çalışın.
0
spy of soul
(14.04.14)
biliyorum.

21,e

20lerin ortasi evlenmek icin cok erken bence. bosverin cevrenizdekilerin yaptiklarini.
0
babamasoliimbananickaldirsin
(14.04.14)
"sistemin kölesi olmayın"
0
felina
(14.04.14)
@sour onu ben de istiyorum.

Teşekkür ederim herkese, en azından yalnız olmadığımı net biçimde anladım. :)
0
🌸afush
(14.04.14)
ben bilmiyorum üstelik 30'u devirdim, böyle de yaşanıyor sıkıntı yok :)
sağlık sorunun olmasın kendine bak da onun dışında ne yapılacaksa yapılır. benim için öyle en azından her ne yapmak istersem yaparım/yaptım yeter ki sağlığım ve keyfim olsun gerisi hikaye. hem sene 2014 beklenen ömür 70+ sene daha 50 yıl yaşayacaksın :)
huzursuz oluyorum ara ara çünkü çok baskı görüyorum ama bi şekilde başa çıkıyorum onu da öğrendim sanırım, öğrenirsin sen de.
evlilik-ilişki>>hiç imrenme, gerçekten mutlu olacağına inandığın biri varsa durma koş, mücadele et vs. ama aman da tren kaçıyor diye bişey yapma b.mbok bi yere çıkıyor emin ol. ilişki ötesinde sağlam arkadaşların olsun, onları ihmal etme.
planlarına, hayatına hakim olmak %100 yapabileceğin bişey değil ama elinden geldiğince ol, iş değiştirmek istiyorsan değiştir, değiştirdim mis gibi de oldu.
ay ne çok öğüt verdim, ciddiye almayabilirsin tabi ki :)
0
niye ama
(15.04.14)
Benim de durum aynı değil ama bazı ortak yönleri var. Ben ne yapmak istediğimi iş açısından biliyorum ve onu yapıyorum da. Ama hayat açısından bakarsan durum biraz değişik. Ne istediğimi tam olarak biliyorum, tanımlayabiliyorum, hayalini kurabiliyorum ama istediğimin ciddi ciddi imkansıza yakın olduğunu ve hayatım boyunca gerçekleşme olasılığının hemen hemen hiçe yakın olduğunu da biliyorum. Buna rağmen pes ettin mi dersen, zaten savaşmıyordum. Ara sıra üzüyor, bir o kadar da umurumda olmuyor. Bir şeyleri kendim için zorla oldurmayı sevmem. Her şey insanlar için olduğuna göre, her şey aynı zamanda benim ve hepimiz içindir de. Belki karşıma başka bilmediğim bir şey çıkacak. Rüzgar arkadan efil efil esiyor, ben de balonla keşfe çıktım, bakalım neler çıkacak diye. Arada beğendiğim yerler olunca duruyorum, seyredip devam ediyorum.
0
aychovsky
(15.04.14)
(2)

psikoloji deneylerine katılmak

eksimeksi
mümkün müdür? mümkünse nasıl?
mümkün müdür? mümkünse nasıl?
0
eksimeksi
(04.03.14)
yarın okuldaki ikinci psikoloji deneyime katılıyorum. Üniversitelerin psikoloji bölümlerine başvurabilirsin.
0
utkucbkc
(04.03.14)
Bazen universitelerin facebook sayfalarinda goruyorum denek ariyoruz diye yaziyolar. Psikoloji okuyan arkadasin varsa deneye cagiriyo ya da sen de gidip bi projeniz varsa gonulluyum diye bolum baskanina falan soyleyebilirsin herhalde (bu biraz sacma geldi dusununce). Bir de bi deneye girerken daha once baska deneye girmemis olma sarti da ariyolar sanirim. Benim girdigim deneyde oyleydi en azindan.
0
passive aggressive
(04.03.14)
(2)

yeni başlayanlar için fizik ve biyoloji

kugsel adam
merhaba newton'un yeğenlerifizik ve biyoloji alanında ''for dummies'' kıvamında tavsiye edebileceğiniz, temel konuları ele alan, terminolojisi beni çok yormayacak kitaplar önerebilir misiniz?
merhaba newton'un yeğenleri

fizik ve biyoloji alanında ''for dummies'' kıvamında tavsiye edebileceğiniz, temel konuları ele alan, terminolojisi beni çok yormayacak kitaplar önerebilir misiniz?
0
kugsel adam
(26.02.14)
campbell biyoloji
0
passive aggressive
(26.02.14)
@passive, daha popüler bilimvari şeyleri kastetmiştim.

edit: gerçi kitabın dili oldukça sade ve anlaşılır diyorlar ama gene de fazla hacimli.
0
🌸kugsel adam
(26.02.14)
(18)

Çok acayip sorularla geldim. fuları olan koşarak gelsin.

thracian
ayaküstü cevaplanabilecek bir soru değil bu. önce bunu belirteyim.direk aldığım notlardan başlıyorum. dünyanın oluşumundan sonra meydana gelen atmosferde, yavaş yavaş yaşam habitatının oluşmasına elverişli bir ortam meydana geldiği zamanlarda inorganik maddeler nasıl organik maddeye dönüştü? ilk önc
ayaküstü cevaplanabilecek bir soru değil bu. önce bunu belirteyim.

direk aldığım notlardan başlıyorum. dünyanın oluşumundan sonra meydana gelen atmosferde, yavaş yavaş yaşam habitatının oluşmasına elverişli bir ortam meydana geldiği zamanlarda inorganik maddeler nasıl organik maddeye dönüştü? ilk önce enzimler mi yoksa bakteriler mi yoksa virüsler mi çıktı? hücre olarak nasıl bir hücre yapısı vardı? bitkiler hayvanlardan sonra mı hayvanlar mı bitkiden sonra çıktı? internette yaptığım bazı araştırmalarda bu ilk "kıpırdanmaların" yıldırım yoluyla aniden oluşan protein zincirleriyle meydana geldiğini söylüyor. böylelikle dna'lar oluşmuş. fakat bu dna'ların yaşam için gerekli olan "savaşma dürtüsü"nü nasıl elde ettiğini anlamış değilim. ve üreme olayı da bambaşka bir konu zaten. memelilerde bile üremeyi adam akıllı incelediğiniz zaman işin kökünde "bölünerek çoğalma" var.

(ingilizcesi olanlar alttaki soru cevap sayfasını okuyabilir)
answers.yahoo.com

(bakteriler birbirini yiyor)
www.youtube.com

yani buradan da şu konuya gelmek istiyorum; bir şekilde oluşan organik madde nasıl bilinç kazandı? sinir sistemlerinin bir şekilde karmaşık bir "elektrik tesisatı" olduğunu anlıyorum; bu da beni gerçekten vücudun biyoelektrik kullandığını doğrular nitelikte ki; bu hemen hemen yıldırımla oluşan protein zincirlerini getiriyor aklıma. fakat bilinç çok acayip birşey. artık doğal seleksiyon mu dersiniz, survival of the fittest mi dersiniz; bu organik maddelerin taa buraya kadar gelişmiş olmaları kaotik kuramlara çok ters.

kaotik kuramı da şöyle açıkamama müsaade edin; evrende kaotik olarak süregelen fraktal motif (büyük patlama (ki hala sicim teorisi gibi teoriler bu olayı farklı yorumlamakta)) bizim gibi karmaşık ve oluşması belki hiç olası olmayan varlıkların nasıl meydana gelmesine izin verdi? insanlığın evrende ancak bir an için varolabildiklerini düşününce (zamana göre orantılıyorum) bir an içinde de yokolma eşiğinde olabiliriz. adeta uzakta biryerde bir anlığına parlayan ve sönen bir ışık gibiyiz evrende.

konuyu şöyle örneklendirmek istiyorum; sayısal lotoda çıkabilecek rakamların motifsel olma olasılığı, yani mantıklı bir dizilim oluşturma olasılığı, her zaman oluşturmama olasılığından az gibi gelir bize.

mesela ben size desem ki ben bu gece oynanacak lotonun sonucunu biliyorum fakat bir kez oynama şansınız var. ve ben size iki seçenek veriyorum.

birisi 2-4-6-8-10-12
diğeri de 2-3-4-6-8-10

hangisini oynardınız? içgüdüsel olarak kaotik dizilime yönelmez miydiniz? halbuki iki dizilimin oluşma olasılığı aynı oranda. ama kaotik dizilimler neden motiflerden ağır basar?

bu sorulardan sonra şuna geliyorum; en can alıcı soruya;

evrenin bir kere var olması, tekrar varolacağı anlamına gelir mi? yani sonsuz olasılık hesaplamalarından sonra birden (sicim teorisine göre birçok evren balonunun birbirine sürtmesiyle oluşan elektriklenmeyle yaratılan yeni bir evren) veya klasik big-bang teorisine göre tekrar büzülme yaşamak ve tekrar patlamak suretiyle oluşan yeni bir evren; içinde tekrar insanoğlunu ihtiva edecek mi? belki de milyon kez oluşmuş olan evrenlerde milyon kez insan (veya başka bir bilinçli varlık) oldu ve olacak. fakat bizim şu an şu konuşmayı bilinçli olarak yaptığımızı hatırlatırım. şu an biz varız. bu kadar imkansızlıklardan çıkıp geldik ve şu an konuşuyoruz. bu olasılığa x diyelim.

öldükten sonra bilincin yokolduğunu kabul edersek, evrenin ve fiziğin kurallarına bağlı yaşayan bilincin zamandan da soyutlanmasının gayet mantıklı olduğunu düşünüyorum. yani öldükten sonra bizim için zaman duracak.

ta ki;

birden bizim varolmamızı sağlayan x'in olma olasılığı meydana gelene kadar. bu şekilde zamanın bilinç öldükten sonra durmasının; bizim tekrar x'in oluşana kadar donmasına ve biz tekrar x gerçekleşince bir bilinç kazanıp dünyaya dönmemize neden olacağına inanıyorum.

yani öldükten sonra aniden tekrar bilinç kazanıp canlanacağız. bu iki "an" arasında milyarlarca evren varolup yok olacak fakat biz bir bilince sahip olmadığımız için o an bize yokmuş gibi geçecek.

ama tabi yine aynı bilinçli homo sapiens olarak mı uyanırız, yoksa bambaşka formda birşey olarak mı uyanırız onu bilemem. varolma x olasılığı çok değişkenlik gösterebilir.

bu düşüncelerimde bir yamukluk var mı? eğer varsa nereleri atlıyorum? bilinç ve kaotik dizilimler konusunda bana hak vereniniz var mı? ya da nasıl bir fikriniz var?

not: agnostiğim. her ne kadar bütün dinlere saygı duysam da onların inandığı argümanları kanıt olarak kabul edemem. bir yaratıcı olabilir; fakat o kitapları göndermemiş de olabilir. işte bunlar hep agnostiklik.

not: işbu fikir oluşumları ve teorilerin birleşmeleri, bir zaman önce bir içki masasında fena sarhoşken meydana geldi ve hatırlayabildiklerimi sabah bir yere not ettim.
0
thracian
(07.02.14)
neredeyse 100 defa okunmuş kimse yanıtlamamış (zokondor hariç).

yok mu hiç aranızda matematikçi, biyolog, kimyager, fizikçi, filozof, ne bileyim bakkal, kasap falan? kafanıza nasıl takılmıyor bu sorular?
0
🌸thracian
(07.02.14)
Yazıyı okuyup anlamaya çalıştım, pek de güzel gidiyordu, ta ki "yani öldükten sonra bizim için zaman duracak. ta ki; birden bizim varolmamızı sağlayan x'in olma olasılığı meydana gelene kadar. bu şekilde zamanın bilinç öldükten sonra durmasının; bizim tekrar x'in oluşana kadar donmasına ve biz tekrar x gerçekleşince bir bilinç kazanıp dünyaya dönmemize neden olacağına inanıyorum. yani öldükten sonra aniden tekrar bilinç kazanıp canlanacağız. bu iki "an" arasında milyarlarca evren varolup yok olacak fakat biz bir bilince sahip olmadığımız için o an bize yokmuş gibi geçecek. " kısmına kadar. Neden böyle olacağına dair yazıda pek bir şey bulamadım.

Bunun dışında evrenin tarihinde gerçekten de çok küçük bir zaman kaplamamıza rağmen evrimsel sürecin bizi buraya getirmesi neden imkansız gibi, o kısmı da anlamadım.

Benim yanıtım cevaptan ziyade daha çok soru oldu, kusura bakma.
0
whoosie
(07.02.14)
whoosie soyle ozetleyeyim. bilinc, insanin bedenine baglidir. yani bayildigimizda bile bilincimiz gidiyorsa oldugunde nasil acik kalsin? mekan ve bilinc kaybolunca, zaman o bilinc icin anlamini yitirecek. yani farkinda olmadigin birseyi nasil olceceksin? nasil olunce bu dunyada ne olup bittigini goremeyeceksek zamanin aktigini da goremeyecegiz cunku evrenin icinde bulundugu dogrusal zamanli uzayda bulunmayacagiz. zaman zaten cok goreceli ve tam olarak anlasilabilmis birsey degil
0
🌸thracian
(07.02.14)
hocam sabahladığım için kafam şunu okuyacak halde değil ama uyanınca bakacağım, kafam basarsa bir şeyler yazacağım. silme nolur. şimdilik üç kitap yazayım, okumadıysan internette araştır sen.

orhan hançerlioğlu - düşünce tarihi
bir sürü sovyet yazar - diyalektik ve tarihsel materyalizmin abecesi
lawrence krauss - hiç yoktan bir evren
0
kül
(07.02.14)
evrimsel surec cok inanilmaz. eger ben dindar biri olsaydim evrime karsi savas acmayi birak bunu bir mucize olarak kabul ederdim ve dort kolla bu teoriye sarilirdim. hic sekteye ugramamis bicimde buraya uzanan bir surec nasil boyle evrenin sirlarina odaklanabilen bir organizma meydana getirdi cok sasirtici degil mi? yani abiyogenez'i de gectim, bu habitata sahip bir gezegeni barindiran bir evren olusmasi bile cok supersonik bir olay degil mi? cok yukaridan buyuk resme bakiyorum da bu evrenlerin birbiriyle carpismasindan meydana gelebilecek yeni evrenlerin icinde olusan akilli formlarin bir gun evrenin kendisine mudahale edebilecek varliklara donusmesi bile iaten degil, acaba biz gibi evrenler de evrim geciriyor olmasin? boylelikle bizi arac olarak kullanip kendi surekliliklerini saglamak icin primat bir taktik izlemediklerini nereden bilelim :)
0
🌸thracian
(07.02.14)
Bilincin yok olacağını anladım da sonra neden bir anda aynı x olduğunda ölmüş gitmiş bilinci kazanıp dünyaya döneceğiz, orasını anlamadım. Bilinç metafizik bir şey değildir zira, beyindedir, ölürsün biter. Ondan sonra herhangi bir durumda aynı bilinçle nasıl var olacağız ki?
0
whoosie
(07.02.14)
whoosie su an bilincli bir varlik olma olasiliginin gerceklesmis halini yasiyoruz. yani sonsuz olasilikta bir ihtimal olan sans gerceklesmis. ve bu da tekrar bu sansin gerceklesebilme ihtimalini meydana getiriyor. cunku sonsuzda sifir olan olasilik sonsuzda bir'e donusmus durumda. bu yuzden sonsuz zamanda sonauzda bir ihtimalin gelecegi bir an tekrar yasanabilir. bence bu boyle :)
0
🌸thracian
(07.02.14)
Ayakustu cevapliycam su an cok vaktim yok ama sonra daha derin aciklayabilirim.

Oncelikle ilk olusan dna degil rna. Rna protein iliskisini bildigini varsayiyorum. Basit aminoasitler laboratuarda da ilkel dunya sartlarina benzer ortamlarda olusturulabiliyo (bu kisimlari sonra kaynak link vs ile destekleyebilirim)

Sonra bakteriler var aerobikler anerobikler bi de mavi yesil algler var, bunlar cok hucreli canlilari, klorofilli bitkileri ve mitokondrili hayvanlari olusturuyo (bu kisim daha ayrintili aciklanmali tabi)

Evrenin de paralel evrenlerin yaklasip carpisip surekli yeniden basladigi bir teori vardi senin dedigine benzeyen ama su an bulmam imkansiz.

Biyolojiyle ilgili soru olursa aciklamaya calisirim.
0
passive aggressive
(07.02.14)
abi ben yanlışlıkla yularımı alıp gelmişim, soruyuda anlamamıştım zaten.
genede adetten cevap vereyim;
sorunun cevabı: 3
0
hasmetizm
(07.02.14)
passive aggressive bu konuyu uzun uzun konusalim
0
🌸thracian
(07.02.14)
42 diyeydin bari :) 3 cok muallak bir rakam :)
0
🌸thracian
(07.02.14)
Bakteri ve alglerden once koaservatlar var tabi bi de unutmusum yszmayi.
0
passive aggressive
(07.02.14)
ilk sorulara yanıt vereyim, sonrasına başkaları bakar zaten, okuyamadım şimdi hepsini.

virüsler sonradan ortaya çıktılar. ilk olarak kendi besinini üretemeyen canlılar ortaya çıktı, ardından kendi besinini üretebilen canlılar ortaya çıktı. ardından olanlar için zaten yanıt yazılmış.
0
kulkke
(07.02.14)
biyolojiyle ilgili açıklama yapılmış ufaktan, fizik kısmında da sonsuz evrenler teorisi yani sicim'le bağlantılı olan kısmı ve klasik big bang'den bahsetmişsin o da tamam. ama şu var, fiziğin bu kısmı gavurun teorik fizik dediğinden. yani burada aslında matematiksel sistemler yaratma kısmı daha ağır basıyor. ve o kısımlarda da bilinç geçişleri ya da evrenin alacağı yeni formla ilgili falan herhangi bir yorum doğal olarak yok, çünkü neredeyse bilimin konusu bile değil şu imkan sınırlarında.

bilinç olmayınca zaman olmaz konusu çok standart aynen öyle. doğmadan önce zaman senin için ne ifade ediyorsa, öldükten sonra da onu ifade edecektir muhtemelen. ondan sonra tekrar o olasılıkların birleştiği nokta, canlılığın başlangıcı noktası için herkesin bilinci geri döner canlanırız falan demişsin burada inanılmaz metafizik parçalamışsın. ha kurgulanırsa güzel bilimkurgu çıkar mı bundan çıkar o ayrı. bunu da öyle hakaret diye söylemiyorum, bilimkurgu güzel bir şeydir temeli varken böyle okutuyor işte gece gece.
0
rubenanyukov
(08.02.14)
Yazdıklarının bana kuvvetli şekilde hatırlattığı kitap (bkz: kör saatçi)
0
Beckwith
(08.02.14)
(bkz: at fav'a bekle)
kamon beyler bayanlar, evrenin sırrını çözücez beraber işalla!
çok düşündüm konuya ait bir fikrim olsa da yazsam diye ama cıks, "aağbi akıl almıyor resmen ya" demekten öteye gidemedim. yine de ayıp olmasın diye yazıyım bişiler.
herkes gibi ben de en basit yerden gireyim konuya o halde, heheh. öldükten sonra canlanan şey teknik olarak "biz" olacaksak da dediğin bilincin şimdiki gibi olacağını bilemeyiz, belki de bilinçdışı hareket eden organik "makineler" ortaya çıkar. demek istediğini anladım ama cümlelerinden "a kişisi ölecek, 6901232374198 ışık yılı sonra canlanıp algılamaya devam edecek" gibi bir şey çıkıyor, ondan buraya takılındı sanırım.
allahını seven bu duyurunun üzerine bilim atsın!
0
baba jo
(08.02.14)
@rubenanyakov

cevabın için çok teşekkür ederim. teorik fizik yakıştırman çok doğru. şu anda şu sınırlı bilgimiz dahilinde ancak olasılıklardan bahsedebiliriz. fakat olasılık hesapları her ne kadar hep olumsuzluğa yatkın sonuçlar çıkarsa da ben biz öldükten sonra bu olasılığın bir şekilde gerçekleşeceğini düşünüyorum. çünkü bilinç yokken gerçekleşen olasılıklar zaman kavramı olmadığı için sıfır zamanda sonsuz kere hesaplanacak.

şöyle diyeyim; 6 milyar tane köşesi olan dev bir zar hayal et. ve sana denilen sayı 222 numaralı sayıyı atıp tutturman. olasılığın altı milyarda birdir. ve 222 numaralı sayı bu ömrün boyunca hep zar atsan da gelmeyebilir; böyle birşey de var.

fakat öldükten sonra o zar sonsuz kere atılacak. çünkü sonsuzlukta oluşabilecek olumsuz olasılıklar bizi ilgilendirmiyor. jackpot olana kadar atılacak; çünkü sadece jackpot atılırsa zaman bizim için başlayacak.

ben zaten tekrar bilinçlenmenin bu evrende tekrar homosapiens olarak yaşanacağını iddia etmiyorum. belki de bambaşka fizik kuralları olan bir evrende bambaşka varlıklar olarak oluşacağız.

buna inanmamın sebebi, şu an var olmamızdır. yani imkansız gibi gözüken şey gerçekleşmiş. şu an yaşıyoruz ve bilinçliyiz. dünyanın en büyük fenomeni bu bence. big bang öncesi, evrenin başlangıcı falan hiç önemli değil. biz varız. varolmak en büyük şaşılası şey.

ve bir kere var olduysak, tekrar varolma şansımız var. çünkü biz öldükten sonra o sonsuzlukta tekrar o zarlar atılacak. ve 222 numaralı talihli hiçbirşey olmamış gibi tekrar bilinçlenecek. ama dediğim şey reenkarnasyonla falan karıştırılmasın lütfen. bu dediklerim sadece olasılıklar üzerinden ilerleyen ve daha önce de belirttiğim gibi bir içki masasında kafamda birleştirdiğim şeyler.

tekrar senin cümlene dönelim;

"ondan sonra tekrar o olasılıkların birleştiği nokta, canlılığın başlangıcı noktası için herkesin bilinci geri döner canlanırız falan demişsin burada inanılmaz metafizik parçalamışsın."

ben burada metafizikten çok olasılık parçaladım :) bir kere olmuş olan birşeyin tekrar olma olasılığının sonsuzda tekrar olası olduğunu söylemek istiyorum sadece. mesela transformers'daki optimus prime. gerçekte yok. ve bunun olma olasılığı yok. fakat optimus prime eğer bir kere evrenin kendi akışkanlığı içinde homosapiens'ler gibi evrimleşip bugünkü haline gelseydi; derdim ki bu optimus prime tekrar sonsuz zamanda oluşma olasılığına sahiptir. bunun gibi düşün :) biz ölüp tekrar bilince sahip olamadan bilemeyiz; hatta ölüp tekrar bilince sahip olsak bile bilemeyiz; aradaki bağlantı hep noksan kalacak çünkü.
0
🌸thracian
(08.02.14)
tekrar okudum, biraz ikinci mesaja biraz ilk kurguya cevap verdik dağınık oldu.

şimdi şöyle, ben yanlış anlamışım gece okurken biz derken sen tekrar bilinci olan canlıların oluşmasından bahsediyormuşsun, ben olayın reenkarnasyon tarafı için metafizik parçalamışsın dedim o "döneceğiz, biz" kısmını.

evrenin yokluğu sırasında olan şey nedir o da tahayyülümüzün dışında bir konu ama, sonsuz kez tekrar edeceği ön kabulü çok saçma değil tabii ki olabilir. ben sadece o varolma şansını döneceğiz gibi bir ifade okumuştum sanırım, tekrar bizim bilinçlerimizin de geri döneceği gibi kurguladım gece gece. bilinç tekrar tabii ki dönebilir mümkün.

bu illa insan ya da günümüz kurgusu olur mu? bunun cevabı işte evrim teorisiyle bağlantılı. evrim teorisi dallanmalarına tepeden bakarsan bir dallanmayla tüm canlılığı gördüğün doğru ama o yolların çizilmesinin tek sebebi şartların onu gerektirmesi. aralarından geleceğe yönelik planlama yapma özelliğini en gelişen canlının insan olması bir dahaki kurguda mutlaka beklenecek bir şey değil.

organik madde-evrim konusu hakkında şu da var, genler arası KOPYALANMA SAVAŞI falan diyordu richard dawkins bu senin bahsettiğin duruma. tabii meslekten bilim-kurgu yapmakla suçladılar yine adamı haklı olarak ama şuna oturtmuştu söylerken mantığı. ilk protein tiplerinden bazıları kendilerini organizmaya girdikten sonra tekrar ettirmeye başladılar, delidana hastalığına sebep olan protein buna örnekti sanırım. ilk rekabetin, survival of the fittest'ın sebebinin bu başlangıç olduğunu söylerdi mesela dawkins. kör saatçi ve cennetten akan ırmak özelliklere bu konulara yoğunlaşan iki güzel kitabı tavsiye ederim.

kaotik konusunda da şu var bence,

"sayısal lotoda çıkabilecek rakamların motifsel olma olasılığı, yani mantıklı bir dizilim oluşturma olasılığı, her zaman oluşturmama olasılığından az gibi gelir bize."

bu zaten daha az. motifsel olanlar ve olmayanlar diye tüm olası sonuçlardan iki küme çıkarsak motifsel olanlar kümesinde daha az eleman olur, dolayısıyla olasılığı daha az olur vs.

fakat ikinci kısımda açıkladığın örnek doğru, aralarında fark yok. hem loto örneği, hem de evrenin oluşması örneği için de bunun açıklaması şu, neden kaotik'i seçmek zorunda değiliz kısmında, bu argümanı da zamanında ekşi'deki brick top'tan görmüştüm anmış olayım; geçmişe olasılık hesabı uygulanmaz. yani şöyle, dünyanın başlangıç koşulları söylediğiniz kurguya göre çok düşük ihtimal olmuş olamaz demek bakın benim olasılık biliminden haberim yok demek gibi bir şey. olasılık geleceğe yönelik öngörme bilimi olduğundan geçmişe uygulamanın mantığı yok.

www.youtube.com

bu videoyu sana anlattığımda, sonra da bak gel euroleague'in resmi sitesine bakalım sonuç hakikaten böyle dediğimde, sen hala bana ABİ OLMA İHTİMALİ ÇOK ZOR ONDAN OLMAMIŞTIR dersen senin denyoluğun olur mesela. loto sonucunun motifselliğine de, evrim konusuna da, evrenin oluşması konusuna da böyle bakmak lazım, aslında sen de böyle bakıyorsun da argüman olarak sevmiştim ben bunu açıklamak için yazayım dedim.

çok uzattım, çok güzel şeyler düşünmüşsün, düşüncelerinin çoğunda bence yamukluk yok.
0
rubenanyukov
(08.02.14)
(5)

Yüksek Lisans Referans Mektubu

hayley williams ile evlenecek genc
Bunu isterken hocanın odasına gidip mi isteyim yoksa mail mi atıyım? Bir fark yaratır mı?
Bunu isterken hocanın odasına gidip mi isteyim yoksa mail mi atıyım? Bir fark yaratır mı?
0
hayley williams ile evlenecek genc
(03.02.14)
secebiliyorsaniz bizzat istemek daha iyidir, unutmustur belki..
0
anonimyususer
(03.02.14)
yuz yuzeyken hayir diyemezler pek
0
little miss rejectee
(03.02.14)
odasına gidip iste. gerçi ben odasına gidip istemiştim mail at demişti, mail atmıştım odama gel demişti. yüzyüze iste yine de.
0
passive aggressive
(03.02.14)
hocasına göre değişir, önemli bir profsa bizzat odasına gitmek, hal hatır sormak şuraya başvurmak istiyorum, benim için çok önemli vs. hedeflerinizden bahsetmek, fikir almak tabiki en iyisidir. Ya da çok parlak öğrencisinizdir, hocası sizi iyi hatırlıyordur isteğinizi maille de bildirebilirsiniz. Ama zaten dandik yerlere başvuruyorum, hoca da dandik yazıversin klasik bir şey uğraşmayim diye de mail yolunu seçebilirsiniz.
0
neck_and_neck
(03.02.14)
yüz yüze istemek daha anlamlı olacaktır. genelde referans mektubu yazmak istemiyorlar.
0
sekilci zihniyet
(04.02.14)
(5)

Biyolojici var mı aranızda?

signore
kız arkadaşım ygs'ye hazırlanıyor da, dersaneden saçma sapan bi' şema çizilmesini istemiş hoca, yardımcı olabilecek var mı, link de olur.şöyle: mayoz ve mitoz bölünmeyi genler üzerinde olacak şekilde çiz. şema olacakmış. ben pek anlamam da crossing-over gibi bi' şeyden daha bahsetti. az çok fikir ve
kız arkadaşım ygs'ye hazırlanıyor da, dersaneden saçma sapan bi' şema çizilmesini istemiş hoca, yardımcı olabilecek var mı, link de olur.

şöyle: mayoz ve mitoz bölünmeyi genler üzerinde olacak şekilde çiz. şema olacakmış. ben pek anlamam da crossing-over gibi bi' şeyden daha bahsetti. az çok fikir verseniz de güzel olur.
0
signore
(29.01.14)
dört tane daire çizsin. bunların her birinin içine ikişer dna çizsin. bir dna'da a, b, c, d; diğer gende A, B, C, D genleri olsun. Crosing over'da yani parça değişiminde bunlar karışacak. o şekilde. arama yaparsan google'da çıkar zaten.
0
hohoya
(29.01.14)
www.fenokulu.net

Sayfanin en altindaki semada ikisi de gozukuyor.
0
ruhi mucerret
(29.01.14)
img.webme.com
bu çizilecek.
0
Lim5
(29.01.14)
ayrıca eklemeyi unutmuşum, harf olacak falan demişti, anlamadım pek ama. yani bu şemalardaki dairelerin yanında harfler? o ne olabilir?
0
🌸signore
(29.01.14)
şimdi canlar şemada harfler olacaksa mayoz'un içinde crossing overın gösterilmesi gerekiyor. crossing over şu, harfler de a ve c (harfler parçaların yerleşiminin anlaşılması için kullanılıyor):
geneticssuite.net

şöyle gözükemeyen bir örnek buldum, hoca da bu durumda böyle gösterilmesini istemiş.
biology-forums.com

tabi bu diğer fazlar çizildikten sonra crossing over'ın olduğu fazda çizilecek olan şekil.
0
passive aggressive
(29.01.14)
(16)

6-9 ay arası boş insan ne yapar bir akıl verin

proletarier aller lander vereinigt euch
evet ne yapar ?okulumu yarı dönemde bitirebilirim ve bitirmeyi de düşünüyorum ondan sonrası içinse 6 ay yazı da katarsam 9 aylık bir boşluğum var. ankara'da yaşıyorum. en büyük isteğim hem sevebileceğim hem de para kazanabileceğim bir işte çalışmak.başka ne yapabilirim sizce ? veya iş önerisi olarak
evet ne yapar ?

okulumu yarı dönemde bitirebilirim ve bitirmeyi de düşünüyorum ondan sonrası içinse 6 ay yazı da katarsam 9 aylık bir boşluğum var. ankara'da yaşıyorum. en büyük isteğim hem sevebileceğim hem de para kazanabileceğim bir işte çalışmak.

başka ne yapabilirim sizce ? veya iş önerisi olarak neler sunabilirsiniz ?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(16.01.14)
mesleki tecrübe edinebileceğin bi işte çalışmak
0
icim urperiyor
(16.01.14)
işe başlamadan önce olabildiğince seyahat etmek benim planlarım arasında. zira işe başladıktan sonra bu tarz hayaller yok oluyor birer birer. bunu düşünebilirsiniz belki.
0
dahinnotha
(16.01.14)
Dil öğren, ya da bildiğin dilde çeviri yap.
0
princess 0f suburbia
(16.01.14)
ingilizce biliyorum ama tabii ki mükemmel değil. uluslararası ticaret bölümüm. mezun olduğumda bana bu dal ile ilgili tecrübe kazandırabilecek ve/veya şurada çalıştım dediğimde işe yarayabilecek ne yapabilirim ?

gezip tozma falan bir alternatif değil benim için.

aslında çeviri yapabilirim her ne kadar mükemmel bir ingilizcem olmasa da türkçe'ye hakim olduğumdandır belki başarılı çeviriler yaptığım düşünüyorum. tabii kendi çapımda ve cümle bazında. ikinci bir dil öğrenmek için ise kursa gidebilirim ama yine çok masraflı bir kurs olmamalı nasıl yapabilirim düşük maliyetli bir kurs + kişisel çaba ile ?
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(16.01.14)
barda pubda garsonluk yapar. normal şartlarda sevilecek iş değil ama güzel kızlarla falan tanışma fırsatı oluyor. önemli olan parametre işletmenin hemen girişinde insan çekecek eleman olacak kadar eli yüzü düzgün olmak.
0
tek millet tek dil tek yuzuk
(16.01.14)
uluslararası ticaretle ilgili alınması gereken sertifikalar vardır kesin, onlara bak. her görüşmede alakasız bir alan bile olsa alınan sertifikaların muhabbeti dönüyor.
0
passive aggressive
(16.01.14)
nerede çalışırsan çalış, senin için bir iş tecrübesi olacak elinde ve bu da kalıcı iş bulurken işine yarayacak. bence en iyi kararı iş ilanlarına bakarak verebilirsin. ilgini çeken pozisyonlar için ne tür nitelikler istendiğini görüp, katılman gereken kurs vs varsa onlara katılırsın. çeviriyi falan da bırak o alanla ilgilenenler yapsın. sana bir getirisi olmayacak.
0
letheavendangered
(16.01.14)
yurt dışına çık
0
sevisgenturk
(16.01.14)
mesleğine erken başla. her koşulda 0'dan başlarken emeğini sömürecekler. o süreci bu şekilde atlatmış olursun..1 seneden az aynı yerde çalışıp gerçek maaş veren kurumsal bir yere geçersin.
ve aynı zamanda dil öğren; gerekirse 4 gün falan çalış.. ama adam gibi özel dersle,speaking sınıflarıyla falan öğrenmeye başla dili..
büyük şirketlerde, holdinglerde uzun dönem ücretli staj da olabilir.

asla y.lisans önermiyorum.
0
jimjim
(16.01.14)
ha bir de geç değilse evs var. çok güzel olabilir.
0
jimjim
(16.01.14)
fikirler çok güzel ancak nerede nasıl başlayabilirim bilmiyorum gerçekten. iş ilanlarına daha önce de baktım ama bir şey bulamadım. ben beğenmedim değil girebileceğim işler değil. teknosa bimeks gibi mağazalarda satış danışmanı olmak cazip geliyor siz ne düşünüyorsunuz ?

gerçi beni beklemiyorlardır hiçbirinde iş bulamayabilirim de. bir de sorun 6 ay civarı çalışabilecek olmam. teknoloji mağazalarında 6 ay kısa bir süre midir yani mantıksız mı olur ?
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(16.01.14)
hayır mesleğinle ilgili şeyler diyoruz.
genel ilanlara da bak. yani inşaat mühendisiysen inşaat mühendisi diye arama yapma; mühendis diye arama yap. güncel ilanlara başvur, ön yazı yolla.
0
jimjim
(16.01.14)
kesinlikle seyahat. kendinizi yollara vurun. "para lazım" diyenlere aldırmayın.
0
386 dx
(16.01.14)
yurtdışına çık bence. işe güce dalınca kafanı taşlara vurursun.
0
baymayself
(16.01.14)
dostum al yanına sevgilini-arkadaşını düş yollara ... bidaha zor gelir böyle fırsat
0
redlabel
(16.01.14)
Ne yol meraklisi varmis. Adam dis ticaret yapacak zaten gezmesi gerekecek ileride. Sen simdi dil ogren. Dis ticaret alaninda sadece ingilizce yetmez. Afrika icin fransizca, asya icin çince, guney amerika icin ispanyolca, basli basina ticari bir bolge olan rusya icin rusca. Kisa zamanda çince ogrenemezsin onu geç. Fransizca da ogrenemezsin. Geriye rusca veya ispanyolca kaliyor. Ben olsam rusca secerim.
0
bilan
(16.01.14)
(5)

Çalıkuşu, sabah sabah kitapla ilgili kafamı karıştıran şeyler

aychovsky
Kitabın zamanının ötesinde olduğunun farkındayım. Aldatılan bir kadının kocasını / nişanlısını terk etmesinin halen o kadar da kolay olmadığı bir coğrafyada, o zaman Feride'nin terk edip gitmesi; Feride'nin Anadolu'da öğretmenliği tercih etmesinin o dönemin genç kızlarında aynı idealleri tetiklemesi
Kitabın zamanının ötesinde olduğunun farkındayım. Aldatılan bir kadının kocasını / nişanlısını terk etmesinin halen o kadar da kolay olmadığı bir coğrafyada, o zaman Feride'nin terk edip gitmesi; Feride'nin Anadolu'da öğretmenliği tercih etmesinin o dönemin genç kızlarında aynı idealleri tetiklemesi çok çok önemli elbette. Kitabı sosyolojik olarak eleştirmeyeceğim.

Ama anlayamadığım bir iki şey var. Neden gittiği her yerde boynuzlandığı için evden kaçan Feride'yi, dünyanın en büyük acısını taşıyan bir azize gibi algılıyorlar. Örneğin, Bursa'da Şeyh Yusuf Efendi bir piyano çalması ile kızın "küçücük kalbinde ne derin acıların, ne büyük acıların saklandığını; büyüklerin bile sahip olmadığı bir acıyla yaşamak zorunda olduğunu" anlıyor. Ya da Miralay Hayrullah Bey aynı şekilde kızın ne derece acı içinde olduğu için de acıma gösteriyor, kızı yerine koyuyor. Sanki kız aldatılmamış da çok önemli hastalıklar atlatmış, üzerine sokaktan, genelevden çıkmış, üstüne de büsbüyük şeyler yaşamış gibi algılanması neden? Üstelik çöocukluğunun görece ferah ve zengin geçmesi de cabası. Aynı dönemde, kendisinden daha zor ve acılı hayat yaşayan 1 milyon kadın bulabilirim. Kitapta neden onlara bu kadar bir şefkat gösterilmiyor? Niye herkes Feride'nin üstüne düşüyor.

Ya günlüğüne Zeyniler'den itibaren hemen hemen her gece ya da her önemli olayda "Kamran, bu sefer artık senin değilim" yazması? Biri yavşar "Bu sefer artık senin değilim, vazgeçtim", biri ölür "Bu zamana kadar bir parça senindim, artık değilim", taşınır "Bu sefer bitti". İlkokul 5'te okurken gına geldiğini ve "Öeeh, bırakacaksan bırak artık" dediğimi hatırlıyorum. Kitaptaki ideal eş ve aşk mıymıntı Kamran değildi bana kalsa, ta o yaşta bile, ideal eş Yüzbaşı İhsan'dı. Tabii, bu zamanın kafasıyla değerlendirdiğimden olabilir.

Herkesin "Yapmıştır bir eşeklik, sonuçta erkek" diyerek Kamran'la zorla birleştirme çabasını da döneme veriyorum. Sonuçta o dönemde bir kadının evinin kadını olması gerek, terk etmek-bağımsız kadın diye bir kavram henüz ortalıkta yoki dolayısıyla onun da bir evinin kadını olması normal. Hem Kamran pişman da olmuş diye kafamıza kakıttılar.

Ayrıca Feride güzel değil de çirkin olsa, bu kadar şanslı olabilir miydi? Yoksa, güzelliği onun şanssızlığı mıydı bir yandan da?

Sonuç olarak Ferhat ve Şirin, Leyla ile Mecnun, hadi hepsini geçtim "Hasan Boğuldu" dururken Çalıkuşu'nu en güzel aşk kitabı belleyen mantık nasıldır? Amacım trollemek değil, sosyolojik olarak gerçekten zamanının ötesinde bir kitap olduğunu düşünüyorum ama içindeki aşk, hayır, efsanevi falan değil. Hayır, bir arkadaşım aşkı Çalıkuşu'ndan öğrendiğini söylemişti; biraz yanlış öğrenmemiş mi?
0
aychovsky
(12.01.14)
insanlık ne çekiyorsa aşkı film ve kitaplardan öğrenen insanlardan çekiyor. feride zamanının iyi okulunda okumuş, ayrıca fransız okulunda okumanın getirdiği avrupa'daki birey olma bilincisini kafasında oturtmuş bir kadın olduğu için gidip diyar diyar öğretmenlik yapabiliyor. okumasa onu aldatan kuzeniyle evlendirilip evde oturan kız olarak kalacaktı. zamanın ötesinde olmasının nedeni o zaman fransız okulunda okuyan kız sayısıyla alakalı bence. bir kere kadın aldatılmış. aşk bunun neresinde? gerçi ıssız adama ağlayan toplumdan nasıl bir aşk algısı bekliyoruz.
0
passive aggressive
(12.01.14)
Hah, ben de bunu demeye çalışıyorum bir yandan. Millet daha çaresizken, görece oldukça şanslı bir kızın hikayesini "Aman Allah'ım" nidaları ile okumak garip geliyor.
0
🌸aychovsky
(12.01.14)
aynı mantıkla insanlar bugün de ebru gündeş'e üzülüyor. şu ülkede üzülecek o kadar çok şey varken, gidip kocası bütün ülkeyi dolandırmış zengin, ünlü ve güçlü bir kadına insan neden üzülür bu da sosyolojik değerlendirmeye açık bir olay. ebru gündeş'e üzülenler ebru gündeş'ten bin kat kötü durumda. ben bu konuyu nasıl buraya bağladım o da ayrı bir konu. ebru gündeş aslında ferideymiş.
0
passive aggressive
(12.01.14)
Dediğiniz gibi sosyolojik açıdan doğruları yanlışları fazla, ayrı bir makale konusu ama dediğiniz noktalar üzerinden birkaç şey söylemek istiyorum.
Öncelikle ikinciden başlayayım. Doğrusu aşk ifadeleri şimdiki genç kızlardan farklı değil. Önemli bir ayrılık sonrası bugünkü ergenin de aynı şeyleri aynı ruh durumuyla yazdığını görebilirsiniz. "Eh ayrıldın sus artık" tepkisi bugün de o kıza verilir. Ama bu Feride'nin saçmalığını göstermez. Tam tersine bence burada güçlü bir tahlil var genç kız ruhuna dair. Bir de o zamankilerin daha naif olduğunu da eklemek gerekiyor.

Birincisine gelirsek; yine dönemi iyi tahlil etmek lazım. O zamanlar dame de sion'dan çıkan kızların nazlı ılıcak gibi her devrin kadını olmaları değil evin süsü olmaları bekleniyordu. Yani Feride'nin o acısı paylaşılan sofralardaki durumu aslında kaçaklığına dair. Acı verici bir şeylerden kaçtığı belli, zira orada olmaması gerekiyordu. Hani iyi de bir kız, marazi aşk acısı var, iyi huylu, saf falan. Tam ideal özellikler kadın için işte teorik olarak. Ayrıca posta koyması ama bunu da öğretmenlik gibi yine kadınsı bir şekilde koyması da güzel. Kadınların evden çıkması lazım yavaş yavaş dönem itibariyle ama bunu zarfiçe yapmaları lazım, bu da bunun örneği. Karşısına çıkacak insanlar da siyah ve beyazlar malesefi ki bu da romanın eksik yönlerinden. Ya onun gibi duygulu, nazik erkekler ya da adını hatırlamadığım evinde parti yapılan mahdum ve oradaki kadın gibi uç kötü niyetliler. Bu tabii büyük bir eksiklik.

Ayrıca Kamran'a kafam girsin, romanın en kötü tarafı Kamran zaten.

edit: Eklemeden geçmek istemedim; Zeyniler köyü tasviri Türk edebiyatındaki en başarılı gotik tasvirlerdendir bence.
0
whoosie
(12.01.14)
(bence) o acıma/değer verme şeysi; İstanbullu, genç, güzel, kolej mezunu bir kızın gelip anadolunun ücra bi köşesinde öğretmenlik yapabilmesi için ya manyak (ki deli olmadığını görüyorlar) ya da çook derin bir acı filan yaşamış olması lazım yoksa neden gelsin buralara kafasını yaşadıklarından.
0
niye ama
(12.01.14)
(6)

Sabunun görevi eldeki bakterileri çözüp lavaboya dökmek mi?

piston aşağı indi
Sabun bunu mu yapar? Bir anlamda çözücü olarak mı görev yapıp su ile birlikte bakteri ve mikropları lavaboya döker? Yoksa o anda mı öldürür? Anti-Bakteriyel sabunlar daha mı iyi çözücü, daha mı iyi öldürücü?Örneğin 80 derece limon kolonyası eli dezenfekte eder mi? O da mı çözücü? Yoksa direk öldürür
Sabun bunu mu yapar? Bir anlamda çözücü olarak mı görev yapıp su ile birlikte bakteri ve mikropları lavaboya döker? Yoksa o anda mı öldürür?

Anti-Bakteriyel sabunlar daha mı iyi çözücü, daha mı iyi öldürücü?

Örneğin 80 derece limon kolonyası eli dezenfekte eder mi? O da mı çözücü? Yoksa direk öldürür mü?

Elimizi çamaşır suyu ile yıkasak bir damla?
0
piston aşağı indi
(03.01.14)
Sabun bakterilerin kayip gitmesini saglar sadece, bakterileri cozmez oldurmez. Camasirsuyu oldurur ama sana da zarar verir. Bakterileri oldurmek gerekmiyo zaten bagisiklik sistemi icin gerekli onlar o yuzden en iyisi normal sabun.
0
passive aggressive
(03.01.14)
@passive aggressive

peki ne farkı kaldı dandik sabun ile atıyorum protex'in? protex daha çok çözdüğü için mi 'anti-bakteriyel'?
0
🌸piston aşağı indi
(03.01.14)
Sabun yağı çözer. Kir cart curt yağlıdır ve suyla çözünmez ama sabunda çözünür, sabun da suda çözünür böylece ellerimiz temizlenir.

Anti-bakteriyel etiketiyle piyasada bulunan sabunlar herhangi bir anti-bakteriyel özelliğini kanıtlayabilmiş değil. ABD hükümeti bunlara 1 sene mühlet verdi geçenlerde, "kanıtlayamazsanız ya üretimi durdurun ya da normal sabun adı altında satış yapın" diye.
0
r_u_h
(03.01.14)
Protex bakterisit mi bilmiyorum acikcasi arastirmadim ama öldürüyo olmasi muhtemel.

80lik limon kolonyasi da etkili olmaz sanirim. Yuzde 95lik etil alkol kullaniyoduk galiba öldürmek icin.

Ama dedigim gibi ekstra steril amaclarin yoksa elleri yikarken bakterileri öldürmek gerekmiyo. Dandik sabun yeterli.
0
passive aggressive
(03.01.14)
El temizliğini neden bu kadar irdelediniz?

Cerrahi el yıkama diye bişey duydunuz mu? Hani, cerrahlar, ameliyata girmeden önce, hayvâni büyüklükte çelik eviyelerin başına geçip 20 dakika filan, sepsert ve semsert fırçalarla, en baba antiseptik solüsyonlarla filan ellerini ta direseklerine kadar kazıya kazıya ve 3 baş filan yıkarlar, eller yukarıda, ameliyat yapacakları salona girerler, sonra, ellerine tentürdiyot boca edilir, onnan da yıkarlar ellerini bi güzel sonra onun üstüne safa yakın alkolnen de yıkarlar ve steril havlularla ellerini kurularlar ve ameliyat hemşiresi, haşırt diye ameliyat eldivennerini giydirir cerrahlara ve 20 dakka soğna noolur biliyonuz mu? Cerrahın ellerindeki bakteri sayısı, el yıkamaya başlamadan önceki bakteri sayısıynan eşitlenir. Yani ameliyat sırasında cerrahın eldiveni delinirse, o eldeki bakteriler hastanın açık yarasına geçer, o sırada ne ameliyatı yapılıyosa artık. Beyinse beyin, kalbse kalb... Bu nedennen özelliknen ''nakil'' ameliyatlarında, çift eldiven takılır.

Bu kadar lakırdıyı niye ettik? El yıkamayı bu kadar irdelemeyin diye.

Çamaşır suyu buharı kanserojendir. Onu da ayrıcana hatırlatalım. Özellikle hepatit A viruslarını gidermek istiyosanız, ellerinizi bol suynan yıkamanız gerekir.

Sabun, vücudun koruyucu ''asit mantosu''nu çözer ve ona bağlı durumdaki bakteri ve virusların atılmasına neden olur. Ancak ASLA ve KAT'A elinizdeki mikroorganizma sayısını sıfıra indiremezsiniz. Zaten buna gerek de yoktur. Cerrahi el yıkama bile sıfır mikroorganizma sağlamaz. O nedennen üstüne bi de Betadine, Baticon, tentürdiyot ve alkol banyosu yaptırırlar cerrahın ellerine.

Ellerinize bu kadar acımasız davranmayın. Eller beynin uzantısıdır.

Ayrıcana, mide pH'sı neden düşüktür? Yani midede neden asit vardır? Ağızdan giren mikroorganizmaları sikip atmak içün! Tek sebebi bu değil ama, o işe de yarar...
0
compadrito
(03.01.14)
@compadrito madem bakteriler tekrar oluşuyor neden 20 dk boyunca uğraşırlar?
0
WrAiTh
(03.01.14)
(10)

bogazim 2 gundur cok agriyor duyuru. ne yapayim?

babamasoliimbananickaldirsin
grip ilaci ve antibiyotik iciyorum. zencefil limon falan koyuyorum sicak suya iciyorum. Karbonatla gargara yapiyorum, pastil emiyorum surekli hic bir ise yaramiyor. Ne yapayim daha? Akliniza gelen ne varsa soyleyin. Bak ben soyle soyle yaptim ayaga kaldirdi tarzi onerilerin hepsini alabilirim. Bugu
grip ilaci ve antibiyotik iciyorum. zencefil limon falan koyuyorum sicak suya iciyorum. Karbonatla gargara yapiyorum, pastil emiyorum surekli hic bir ise yaramiyor.

Ne yapayim daha? Akliniza gelen ne varsa soyleyin. Bak ben soyle soyle yaptim ayaga kaldirdi tarzi onerilerin hepsini alabilirim. Bugun yilbasi ve sonraki gun de cok uzun bir yolculugum var. Bu agrinin gecmesi lazim.

Tesekkurler
0
babamasoliimbananickaldirsin
(31.12.13)
bekle.

geçince bi şeyin kalmaz.
0
icim urperiyor
(31.12.13)
tantum ile gargara yap veya viski iç. iyi geliyor.
0
jamalbsf
(31.12.13)
@icim urperiyor ahah ok. zamanim olsa beklerim tabi. Ama dedigim gibi.. cok kisa surede gecmesi lazim

@jamalbsf viski degil de votka dusundum ama ilac iciyorum alkol olmaz o yuzden. viskiyi ilk kez duyuyorum ama benim bildigim votka iyi gelir? tantumu not ettim tamamdir
0
🌸babamasoliimbananickaldirsin
(31.12.13)
şiş mi? yoksa gripsin acı mı var ?

*bir kere çok sıvı tüket; tercihen sıcak içecekler ama sürekli bir şey iç. çok sık çiş yap yani.
*ballı (gerçek bal. balderesi değil) sıcak süt gerçekten yumuşatır.
*asprin c plus (suda eriyenlerden)bu ni ya piirfft demişliğim, deneyip saygı duymuşluğum var.adeta bir mucize.
*antibiyotiği düzenli ve kut bitene kadar kullan.
*antibiyotik haricinde benical var mesela? grip ilacı demişsin ne içiyorsun?
*soğanlı özellikle sarımsaklı bir şeyler ye.

geçmiş olsun.
0
jimjim
(31.12.13)
(bkz: umca)

rahatsızlıkları epey azaltıyor.
0
mea maxima culpa
(31.12.13)
@jimjim cok tesekkurler oncelikle detayli cevap icin

sis degil sanirim. ama grip de diyemiyorum tam. usuttum heralde bi gece surekli terleyip usudum, ertesi gun boyle oldu. bogaz agrisi ve halsizlik var. Ates burun akmasi vb baska bir sey yok

Tamamdir. Gercek bal su an bulabilir miyim bilmiyorum ama asprin c plus alayim

Antibiyotik: doktor akrabaya sordum bu tur seyler cok buyuk oranda viral o yuzden almasaymissin keske dedi. Bilincsiz ilac kullanmak kotu bir sey iste. Her ne kadar cok bilgili de olsa anne sozu dinlememek lazim her zaman. Annem de kutuyu bitir dedi once ama ben etki etmiyor deyince diger antibiyotigi ic dedi. Simdi ictigim duocid. Digeri dedigim azitro

Evet benical iciyorum
0
🌸babamasoliimbananickaldirsin
(31.12.13)
farhex sprey alıp tam yutkunma yerinin üzerine sıkın, en etkilisi farhex'dir, aynı etken madde deyip başka tantum veya andorex önerseler de kabul etmeyin
0
enn
(31.12.13)
ek olarak sıcak içecek, şekerli içecek içme, soğan sarmısak gibi asit oluşturacak ve midende tekrar boğazı tahriş edecek şeyler yeme.
0
enn
(31.12.13)
sarımsak. ama kokusunu ne yaparsın bilemiyorum. hapı varmış ama kendisi kadar etkili mi bilmiyorum.
bi de zencefil-zerdeçal tozuyla balı karıştır ye. organik bal bulabilirsen daha iyi, balparmak falan yalan.
0
passive aggressive
(31.12.13)
geçmiş olsun, bildiğim kadarıyla bu tarz enfeksiyon, üşütme, şişme durumlarında sıcak içmek son derece sakıncalı, ılık olarak için, ılık suya bal atın(sıcak olmayacak) o şekilde sabah akşam tüketin.

bu konuda çok etkili bir ağrı kesici, en azından kendi deneyimlerimden biliyorum, ne yazık ki yok.

zencefili geçmeyen, inatçı öksürükler için kullanmıştım, çok fena üşütmüştüm, gece gündüz azcık terleyince inanılmaz öksürük krizlerine giriyordum. yatmadan önce taze kök zencefili rendeleyip(1 tatlı kaşığı, ama tepeleme değil), 1 tatlı kaşığı balla karıştıraram yutuyordum. üstüne tabi su falanda içiyordum, yarım saatte etkili olup sabaha kadar uyuymamı sağlıyordu.

poşet ayvalı ıhlamur vardı(doğadan sanırım markası bimden alıyordum.) ılık olarak tüketin, hem kokusu çok güzel hemde boğazınıza iyi gelir.ağrı kesici olarak nurofen cold flue kullanıyorum, terletme özelliği var.dışarı çıkarsanız kullanmayın köpek gibi terletiyor. 2 şer 2şer kullanılıyordu prospektüsüne bakarsınız.
0
killerbee
(31.12.13)
(9)

"hani o çok sevdiğin filmi gördükten sonra

in vino veritas
kısacık kestirip saçlarını içtin ilk sigaranı"hangi film?
kısacık kestirip saçlarını içtin ilk sigaranı"

hangi film?
0
in vino veritas
(28.12.13)
A bout de souffle olsa gerek
0
nwnd
(28.12.13)
betty blue denmiş sözlükte.
0
blackmamba
(28.12.13)
galiba üfürüyorum fakat leon diyorum?
0
olanlaolunmaz
(28.12.13)
@olanlaolunmaz, aynısını düşündüm kendime yandaş arıyordum :) ama sanırım o değil :/
0
🌸in vino veritas
(28.12.13)
leon
0
mrenton
(28.12.13)
:) belki bahsi geçen diğer filmleri izlemediğimden, mathilda gelir hep aklıma. fight club / marla singer duyen de olmuş sözlük'te. böyle de şeyler var :
www.itusozluk.com
antik.eksisozluk.com
antik.eksisozluk.com
0
olanlaolunmaz
(28.12.13)
A bout de souffle bence de
0
passive aggressive
(28.12.13)
benim de aklıma ilk gelen leon oldu, nedendir bilmiyorum.

fight club veya requiem for a dream olamaz çünkü çok daha eski bu şarkı :)

edit: bi daha düşündüm de leon da olamaz ya. kısacık değil ki orada saçlar.
0
kül
(29.12.13)
kedidir o kedi
(30.12.13)
(18)

İçme suyunda plankton

tomofilli hasan
Şimdi dağ başında küçük bi su kaynağı düşünün, en fazla iki parmak kalınlığında bi su çıkıyor. Eriyen kar sularından besleniyor bu kaynak. çıktığı yerde de ufak bi su birikintisi olmuş, biz ordan su içiyoruz. fakat dikkatli bakıldığında o birikintide çok küçük karides benzeri yüzen şeyler görünüyor.
Şimdi dağ başında küçük bi su kaynağı düşünün, en fazla iki parmak kalınlığında bi su çıkıyor. Eriyen kar sularından besleniyor bu kaynak. çıktığı yerde de ufak bi su birikintisi olmuş, biz ordan su içiyoruz. fakat dikkatli bakıldığında o birikintide çok küçük karides benzeri yüzen şeyler görünüyor. plankton denilen şey diye tahmin ediyorum. ve dağdan suyla beraber gelmiyor da o birikintide yetişiyor diye düşünüyorum. şimdi biz o birikintiden su içiyoruz hiç bir şey olmuyor. belki şimdiye kadar o küçük karideslerden yüzlerce yutmuşumdur. sizce bu sağlıklı bi durum mu?
0
tomofilli hasan
(27.12.13)
neyle yolluycan pampa? bahsettiğim yere medeniyet namına gelebilen tek şey çerçi. o da haftada bir geliyor. yurtiçi kargo falan gelmez buralara. ayrıca o su erikliden falan temizdir. en azından plastik şişede aylarca beklemiyor.
0
🌸tomofilli hasan
(27.12.13)
yani burada plankton adi altinda söylediğin canlinin ozelliklerini bilmeden yorum yapamayiz.

ölümcül de olabilir, hiçbirşey olmayabilir de.
0
archely
(27.12.13)
genel olarak plankton denilen şeyler bir hücrelidir. Bundan ötürü öyle gözle görülür değillerdir. O gördükleriniz küçük kurtçuk falan olabilir ama fotoğrafını görmeden tahminde bulunmak zor.
0
helenart
(27.12.13)
şuna

arsiv.ntvmsnbc.com

ya da şuna benziyor daha çok

wwwdelivery.superstock.com

pirinç tanesinden daha küçükler. zaten çok dikkatli bakılmazsa görünmüyolar. şöyle söylüyüm, bütün bi köy belki yüzyıllardır o sudan içiyor. herkes te gayet sağlıklı görünüyor.
0
🌸tomofilli hasan
(27.12.13)
açmayın beyler :(((

kurtçuk kapsan bile yıllarca sinsi kalabiliyor o yüzden test vs yapmadan anlamak mümkn değil.

Ancak zararlı olmasa bile bunu göre göre içmek çok zor bi durum allah yardımcın olsun kardeş.
0
neferkitty
(27.12.13)
ben de o yüzden sordum zaten. yani böcük var suyun içinde ve biz içiyoruz bunu :) gerçi böyle kurtçuk falan gibi ürkütücü bi görüntüleri yok, daha sevimli zararsız şeyler gibi görünüyolar.
0
🌸tomofilli hasan
(27.12.13)
abi o suyu al, bir üniversiteye götür. analiz ettirt.
0
sen git ben geliyorum
(27.12.13)
ha sevimli ve zararsız görünüyorsa, kana kana için bence.
0
conta
(27.12.13)
Hocam krill deniyor o canlılara.
0
[silinmiş]
(27.12.13)
topraktan süzülerek gelen devamlı akan su içilir. Suyun rotası üzerinde devamlı insan ya da hayvan dışkısı olacak bir yerleşim olmaması daha iyi olur.

Benim tarlamda iki çeşme var. her gittiğimde kana kana içiyorum. O canlılar da önündeki yalakta mevcut.
0
spankenstein
(27.12.13)
www.bilgiustam.com şöyle birşey olabilir mi? öyleyse su piresidir ve kimyasal, ağır metal, kirlilik vs. ye karşı çok hassas olduklarından sadece temiz sularda yaşayabilirler hatta su temizliğini ölçme amaçlı da kullanılabilirler.
Yengeç, kerevit vs. planktonu da olabilir tabii. İmkanınız varsa fotoğraf çekin ilgi alanı ekoloji ve limnoloji olan bir biyolog adayı olarak en azından türünü az çok belirlemeye çalışabilirim. Kaynak sularında yaşayan organizmalar hakkında pek bir bilgim yok o yüzden ilgimi çekti açıkçası.
0
rexex
(27.12.13)
www.aa.com.tr

"Gırtlağına sülük yapışan Hakkı B. ise sülüğün araziden içtiği kaynak sudan boğazına geçtiğini tahmin ettiğini belirterek, doktorlar tarafından gırtlağında bir sülük olduğunun kendisine söylendiğinde çok korktuğunu söyledi."

durumlar vahim.
0
groundhog day
(27.12.13)
groundhog day, sülük hiç görmedim suda. o konuda içim rahat :)

rexex, spankenstein, su toprak altından, muhtemelen kayaların arasından,süzülerek geliyor. suyun temiz olduğundan eminim. zaten çevrede toprağı kirletecek hiç bir şey yok. o su birikintisinin etrafındaki taşlarda yosun bile olmuyor. bu da temiz olduğunu gösteriyor sanırım.

fotoğraf elimde yok ama yaklaşık olarak yukarda verdiğim linkteki şeylere benziyolar.
0
🌸tomofilli hasan
(27.12.13)
passive aggressive, durgun su sayılmaz zaten. şöyle leğen büyüklüğünde bi gölet düşün, on santim yüksekliğinde su var o gölette. onun bi ucundan kaynak suyu geliyor, öbür ucundan da su hark halinde akıp gidiyor. sürekli devir daim oluyor yani.

google görsellerinde planklton yazınca çıkan şeylere benzediği için plankton dedim zaten. olmayadabilir tabi.
0
🌸tomofilli hasan
(27.12.13)
plankton da olabilir görsellerde çıkan canlıların boyutları yanıltıcı olabilir, gözle görülemeyen bir planktonu büyütüp koymuşlardır, sizinki farklı bir şeydir ya da sizinki makroplankton, mezoplankton falan da olabilir. plankton olmayabilir de. genel olarak içinde hayvan olan suyu içmemenizi tavsiye ederim, zararsız bile olsa fazla miktarda alındığında toksik hale gelebilir. bir de demin dediğim gibi, gözle görülemeyen kısmı var bunun. su tam olarak durgun olmasa bile, akış hızının yavaş olması da üremeye ortam hazırlayabilir. su analiz edilmeden varsayımdan öteye geçemeyiz zaten. şöyle bağlayayım, biyolog olarak ben olsam içinde ne olduğunu bilmediğim suyu içmezdim.

madem su kaynaktan geliyor kaynaktan alabiliyorsanız öyle yapın en azından aklınıza takılan bir şey olmaz.
0
passive aggressive
(27.12.13)
muhtemelen kurbağa larvası ya da su piresi onlar.

şuna benziyormu:
www.lepistes.net

mümkünse o suyu filtreleyip öyle için.
0
orpheus
(27.12.13)
ona pek benzemiyor, kurbağa larvası olmadığından da eminim. dediğim gibi daha çok minyatür karidese benziyor. ben bardakla alıp içtiğim için, içinde varsa döküp yeniden dolduruyorum. ama başkaları pek dikkat etmiyor. bana yine de zararsız bi şey gibi geliyor bu. yani bu sudan içen herkes 80 yaşında falan eceliyle ölüyor :)
0
🌸tomofilli hasan
(27.12.13)
bu arada su bi yerden aşağı aksın, duran yerden içmeyin.

ps. doğru cevaplara tik atınız
0
spankenstein
(27.12.13)
(3)

biyoloji bilenler ?

anarkokombi
ya benim bir sunum ödevim var ancak karayosununun yaşam döngüsü şeması lazım bana . hiçbir yerde bulamadım yardımcı olursanız müteşekkir olurum. şimdiden teşekkür ederim
ya benim bir sunum ödevim var ancak karayosununun yaşam döngüsü şeması lazım bana . hiçbir yerde bulamadım yardımcı olursanız müteşekkir olurum. şimdiden teşekkür ederim
0
anarkokombi
(22.12.13)
(6)

Metafizik Ögeler

oziloz
Ön bilgi: 2.5 yaşında bir oğlumuz var. Eşim bir kaç hafta önce yatak odamızda bir enerji hissettiğini söylemişti. Önceki gün de rüyasında çocuğun yatak odasına girip benim telefonumu aldığını ve yatağa dayanarak oynamaya başladığını gördüğünü söylemişti. Ama tam rüya olarak değil tam dalmak üzereyke
Ön bilgi: 2.5 yaşında bir oğlumuz var. Eşim bir kaç hafta önce yatak odamızda bir enerji hissettiğini söylemişti. Önceki gün de rüyasında çocuğun yatak odasına girip benim telefonumu aldığını ve yatağa dayanarak oynamaya başladığını gördüğünü söylemişti. Ama tam rüya olarak değil tam dalmak üzereyken bunu gördüğünü söyledi. Bu sabah da çocuk kendi odasında uyurken kalkmış ve yatak odasının kapısını açtığında çocuğun boylarında siyah bir gölgenin karşısına çıktığını elini "oğlum" diye uzatınca da gölgenin biraz ileriye kaçtığını, ışığı açınca da kaçtığı yerde hiç bir şey olmadığını söyledi. (Çocuğun oda kapısı sürekli kapalıdır. Bu süreçte kapı açılma kapanma durumu yok) Yatak odamız klasik olarak evin holünün sonunda. O holün yatak odası bölümünden genel olarak rahatsızlık hissettiğini de anlatıyor. Şimdi sorum şu?

Bunu piskolojide açıklaması ne olabilir?
0
oziloz
(21.12.13)
Kendiniz psikologa goturun bence. Bu tur metafizik enerji hissetme gibi iddialarin bilimsel bir yani yoktur, bu tur iddialari siddetli savunanlarla da ilgilenecek bilim dali psikoloji/psikiyatrdir.

Basit bir eksisozluk.com olabilir ama siz yine de goturun,
0
comptrol
(21.12.13)
aynı fikirdeyim. halüsinasyon ve uyku felci olduğunu düşünüyorum.
0
🌸oziloz
(21.12.13)
Tam Aciklamasi da budur : en.wikipedia.org
0
comptrol
(21.12.13)
bu epey uyumlu görünüyor.
0
🌸oziloz
(21.12.13)
yakınlarda izlediği bir film veya okuduğu bir kitaptan etkilenmiş olabilir. bu tip olaylara kafayı takan, inanmak isteyen insanlar bi süre sonra mutlaka bi şeyler görmeye başlar.

bi annenin en büyük ilgi odağı çocuğu olduğu ve başına bi şey gelmesinden korktuğu için bu tip şeyler görmesi de tesadüf değil.
0
orpheus
(21.12.13)
Gercekten negatif enerji hissediyordur bunu kafasina taktigi icin de bilincalti somutlastirmis olabilir. Once negatif enerjiden kurtulmaya yogunlasin dua, meditasyon, ametist tasi koymak vs yontemler.
Gayet rasyonel, metafizik ogelere inanmayan, boyle seyleri ciddiye almayan bir insan olarak evde son aylarda hissettigim negatif enerji sonrasi olmayacak seyler patlak verdi o yuzden ben negatif enerjiyi hissediyorsa gercekten hissediyor olabilir diyorum.
0
passive aggressive
(22.12.13)
(5)

hasta adayıyım, UMCA'dan ümitliyim...

loveinaflipbook
ama tek başına yeter mi? portakal stokladım eve, ondan da yiycem gün boyu. yatıcam gün boyu. dizi, film, oyun vs (gözeri çok yormadan). ekstra ne alayım/yapayım?"kemiklerim kırılıyor" derler ya, işte ondan var, halsizlik var, biraz da baş ağrısı. ateş henüz yok.
ama tek başına yeter mi? portakal stokladım eve, ondan da yiycem gün boyu. yatıcam gün boyu. dizi, film, oyun vs (gözeri çok yormadan). ekstra ne alayım/yapayım?

"kemiklerim kırılıyor" derler ya, işte ondan var, halsizlik var, biraz da baş ağrısı. ateş henüz yok.
0
loveinaflipbook
(14.12.13)
oyy geçmiş olsun :/
vicks first defence
tavuk suyuna çorba
ılık bitki çayları (adaçayı, zencefil içerikli)
0
neyleyim
(14.12.13)
eczanede sordum first defence mi, umca mı diye. akıntınız varsa first defence kırgınlık falan varsa umca dediler. o yüzden umca aldım. markete gitmem lazım diğerleri için :\ güç bulabilirsem alırım onlardan da.

teşekkürler :)
0
🌸loveinaflipbook
(14.12.13)
Umca placebo bence. Zencefil-zerdecal-bal ve evde yapilan zencefilli meyveli bitki caylari iyi geliyor.
0
passive aggressive
(14.12.13)
bol sarmisak hocam, bol sarmisak!!!

kanser hucrelerini de, viruslari da, bakterileri de sikip atiyo... bi de terletme yontemi. (bkz: ateş/@compadrito)

gofletimi alirim sogna...
0
compadrito
(14.12.13)
açık konuşayım, bu mevsimde %90 üst solunum yolu enfeksiyonudur, eğer öyleyse %90 viral bir etkene bağlıdır. sonuç olarak portakaldır zencefildir sonuç değişmeyecek. her türlü bir hafta hasta geçireceksiniz yani. bence tylolhot, theraflu gibi pseudoefedrin içeren(tabii astımınız kalp hastalığınız yoksa!) bir ilaç(eğer burun ilerleyen günlerde tıkanır ve rahatsızlık verirse bu durum) kullanmak rahatlama sağlayacaktır. yatın dinlenin, çay için rahatlatın boğazınızı. kendiliğinden geçer. yine de bir doktora başvurun söylediğim ilaçları kullanmadan evvel, bu sitede yazanların bağlayıcılığı yoktur. görmeden karar veremeyiz. tahminimce eğer sıradan bir üsye olarak değerlendirirlerse üç aşağı beş yukarı standart birkaç ilaç var onları yazarlar, öksürük varsa antitüsiftir, burun tıkalıysa dekonjestandır vs vs.

özet: yüksek ihtimalle bir hafta hastalık kaçınılmaz, portakal falan tarzı şeylerin zararı yok hobi olarak gene tüketin ama umut bağlamayın derim.
0
sokaktakiyabanci
(15.12.13)
(12)

biyoloji bölümü

oduncu gomleginin cebindeki camel soft
bildiğim kadarıyla bu bölümden mezun olanlar iş bulma konusunda sıkıntı çekiyor. kız kardeşimin ve annemin aklına girilmiş, iş imkanı olduğunu düşünüyorlar. ankara üniversitesi biyoloji okuyacakmış.malum hükümet her konuda yılda 83746772735 değişiklik yaptığı için ben de bilemedim şimdi. ne oldu büt
bildiğim kadarıyla bu bölümden mezun olanlar iş bulma konusunda sıkıntı çekiyor. kız kardeşimin ve annemin aklına girilmiş, iş imkanı olduğunu düşünüyorlar. ankara üniversitesi biyoloji okuyacakmış.

malum hükümet her konuda yılda 83746772735 değişiklik yaptığı için ben de bilemedim şimdi. ne oldu bütün biyologlar iş mi buldu, çok mu mutlusunuz?

cevap vereceklere teşekkürler şimdiden.
0
oduncu gomleginin cebindeki camel soft
(13.12.13)
kpss ile cok az alım var, 85 puanla arkadasım atanamadım su anda 6 gun dersanede 900 lira maasla calısıyo. 4001 den memur olabilir acıkogretim de okusa aynı is. bildiklerim bunlar.
0
therevo
(13.12.13)
bir tane biyoloji okuyan kişi tanıdım. mezun olduktan sonra yani şuan tamamen alakasız bir iş yapıyor. onun dediğine göre laboratuvarlarda iş buluyorlarmışmiş. türkiye'de lab?
0
mayhemdemon
(13.12.13)
benim bir tanıdığım da biyoloji'de okudu, başta laboratuarlarda çalıştı sonra da dayanamayıp okula dönerek orada akademisyen olarak kalmaya karar verdi. benim duyduğum örnekler pek iç açıcı değil ama belki geneli öyle değildir bilemiyorum.
0
dust in the wind
(13.12.13)
Ben matematik okudum fen edebiyat okumasin da ne okursa okusun derim. Iyi bir uniden mezun olsa da farketmez.
0
herseyi birakip gitmek istiyorum
(13.12.13)
birincisi çoğunlukla iş yok. ikincisi biyoloji bölümünü bitirmek için harcayacağı çabayı üniversite sınavı için gösterip tıp falan okuyabilir.
hükümetin son yaptığı değişiklikler bildiğim kadarıyla biyologların hastane lab'larında çalışmasını engellemeye yönelik. en son iş güvenliği uzmanı olma yolu açtılar ama pek işe yarar bir alan olmayacak o da 2-3 sene sonra.
türkiyede biyoloji iş bulmak için değil zevkine okunacak bir bölüm. biyoloji öğrenmek için delicesine bir istek duymuyorsa her güne lanet eder. mezun olduktan sonra yüksek lisans yapmazsa zaten iş yok. onun dışında seviyorsa ve okul biter bitmez iş bulma beklentisi yoksa güzel bölüm.

ekleme: illa biyoloji okuyacaksa da üniversitelerin ders programlarını incelesin, karşılaştırsın. neden ankara üniversitesi? hacettepe ve odtü dışında biyoloji okumaya değer bir üniversite duymadım.

ekleme 2: bölümü sevip işsiz kalan arkadaşım olmadı, hatta güzel işler buldular. bölümü sevmeyenler üçe ayrılıyor, bir okulu bırakanlar, iki bitirip ne yapacağını bilemeyenler, üç bitirip önüne gelen yüksek lisans programına ya da işe girenler.
0
passive aggressive
(13.12.13)
çok iş imkanları yok.bu aralar iş güvenliği sınavı girme hakkı tanındı onlara tabi onlarla birlikte mühendislik mezunları ve fen fakültesi kimya ,fizik dahil olmak üzere.
0
hystarie
(13.12.13)
çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri okumama rağmen benim değil de fen fakültesi mezunlarının iş güvenliği uzmanı olabilmesi de konuyla alakasız ama çok komik.

kesin iş güvenliği uzmanı konusunda aklını karıştırmışlar bizimkilerin.
0
🌸oduncu gomleginin cebindeki camel soft
(13.12.13)
Biyoloji okudum, yüksek lisansımı tamamladım, doktorama devam ediyorum. Akademisyenliğin onü açık değil. Son yıllarda fen-edebiyat bolümlerine talep azaldığı için ikinci oğretimleri açılmamaya başladı, hatta artık orgün oğretim kontenjanları bile dolmuyor doğru dürüst.

Çalışan arkadaşlarımın çoğu ilaç firmalarında mümesiller. Birkaçı araştırma gorevlisi. Birkaç kişi de laboratuvarda çalışıyor. Ar-Ge'lerde çalışma olanağı ise İstanbul-Tekirdağ civarında mümkün. İzmir'de satış-pazarlama dısında iş bulamıyorum desem yeri var. Kpss duruymunu zaten yukarıda yazan arkadaş olmuş.

Varın durumu siz düşünün, hatta kardeşinize ve annenize de okutun isterseniz.
0
neskafefincanindaturkkahvesi
(13.12.13)
gerçekten çok yardımcı oldunuz, çok sağ olun hepiniz.
0
🌸oduncu gomleginin cebindeki camel soft
(13.12.13)
arkadasim tip haric hangi meslegi secerse secsin turkiye'de is bulma anlaminda surunecek.

yeni mezun muhendislerden tut, isletme mezunlarina ya da ogretmenlere kadar herkes icin zor bu memleket. burada yazan arkadaslar iyi niyetli yaziyorlar ama onlar da zamaninda benim gibi ruh hastasi rehberlik uzmanlarinin baskisiyla muhendislige ya da diger sevmedikleri bolumlere yonlendirildiler.

hulasa, eger biyolojiyi seviyorsa, meraki varsa gitsin. ama oyle yuzeysel bi merak degil, hakikaten istiyorsa yazsin. bir konuya olaganustu ilgin olunca hayat sana butun kapilari sonuna kadar aciyor. bunun sayisiz ornegi var.

edit: canli ornek bir altta. arkadasin aldigi maasi ya da yasam standartlarini bilmiyorum ama insaat muhendisligi ya da makine muhendisliginden mezun olup turkiye'de tabir-i caizse 1200 tl'ye it gibi amelelik yapmaktan iyidir. bolumleri isimlerine gore degerlendirmeyin derim.
0
bigl0rd
(13.12.13)
okumak var okumak var sevgili panpa.
ben hacettepe biyolojiden mezun oldum, amerikanin ve dunyanin en prestijli universite hastanelerinde calistim/calisiyorum. insan isterse bahane yaratir, ya da istedigi yere gelmek icin elinden geleni yapar.
0
jemjum
(13.12.13)
jemjum haklısın tabi. yalnız zorluklarını düşündüğün zaman biyolojiye harcayacağı emeği başka şeylere yönlendirirse daha iyi olur gibi. yukarıda yazılanlar içinde olumlu bir tek görüş yok. yoksa biyolojiye bir merakı olduğundan değil. iş bulabileceği bir bölüm istiyor. zaten bu ülkede kaçımız istediği işlerde çalışıyoruz ki? ama seni emeğinden dolayı tebrik etmek lazım. saygılar
0
🌸oduncu gomleginin cebindeki camel soft
(14.12.13)
(7)

çok üzünçlü şarkılar

illuminatinin basindaki adam
aşk acısı çeken, sahici bir aşk acısı çeken birine öneriniz var mı? `helloween`-`a tale that wasn't right``falconer`-`portals of light` gibi insanın ağzına hakkaten sıçacak şarkılar arıyorum.
aşk acısı çeken, sahici bir aşk acısı çeken birine öneriniz var mı?
helloween-a tale that wasn't right
falconer-portals of light gibi insanın ağzına hakkaten sıçacak şarkılar arıyorum.
0
illuminatinin basindaki adam
(12.12.13)
(6)

keyif verici şarkılar

thujone
deniz manzarasına karşı pencere kenarında kar ve sıcak şarap eşliğinde (zaten keyiften ölünebilir de) dinlemelik kafa yormayan keyif verici şarkılar aranıyor. önerilerinizi bekliyorum.http://www.youtube.com/watch?v=aommAoyyR5Yhttp://www.youtube.com/watch?v=6PVFw4kuG2A&list=PL22234D7449C24A30http://w
deniz manzarasına karşı pencere kenarında kar ve sıcak şarap eşliğinde (zaten keyiften ölünebilir de) dinlemelik kafa yormayan keyif verici şarkılar aranıyor. önerilerinizi bekliyorum.

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

gibi mesela
0
thujone
(12.12.13)
www.youtube.com

noraj jones'un diğer şarkılarını da öneririm ama deniz manzarasına karşı dediğiniz için aklıma bu geldi niyeyse. :)
0
pauldude
(12.12.13)
tabi ya pek de severim aklıma gelmemişti teşekkürler=)
0
🌸thujone
(12.12.13)
girl from the north country - bob dylan-jonny cash
www.youtube.com

edit: ayrıca norah jones-come away with me
0
yue
(12.12.13)
in search we trust
(12.12.13)
(9)

California Dreamin' tadında hüzünlü ama ritmli şarkılar

cari kacik
http://www.youtube.com/watch?v=qhZULM69DIwkış gelmişken şöyle depresifli playlist yapayım diyorum. Önerileri alalım?
www.youtube.com

kış gelmişken şöyle depresifli playlist yapayım diyorum. Önerileri alalım?
0
cari kacik
(10.12.13)
buna ne dersin www.youtube.com
0
tzum_tzum
(10.12.13)
evet bu da var listemde 10 numara. ama daha daha?
0
🌸cari kacik
(10.12.13)
why cant der be lov? www.youtube.com
0
tzum_tzum
(10.12.13)
scott mc kenzie - if you're going to san francisco

kardeş şarkıdır zaten california dreamin ile.
0
delarue
(10.12.13)
still got the blues - gary moore
0
puc
(10.12.13)
Leonard cohen end of love
0
patos64
(10.12.13)
tom waits - ol' 55
tom waits - old & shoes
esmeralda
jacques brel - amsterdam
charles aznavour - la boheme
charles aznavour - idiote je t'aime
detroit - droit dans le soleil
noir desir - le vent nous portera
eric clapton - wonderful tonight
jacques brel - ne me quitte pas
soad - roulette
soad - soldier side
nirvana - the man who sold the world
marc aryan - c'est bien dommage
leonard cohen - a thousand kisses deep
sting - all for love
sting - shape of my heart
sting - desert rose
deep purple - soldier of fortune
gipsy kings - un amor
gipsy kings - no volvere
r.e.m. - losing my relegion


ilk aklıma gelenler. arşiv kolayda olsa daha çok yazardım da şimdilik bunlarla idare et.
0
papillon7
(10.12.13)
the hollies www.youtube.com
stand by me www.youtube.com
golden brown www.youtube.com
for the time being www.youtube.com
0
feykalade
(10.12.13)
(6)

Resimdeki bayan montunun...

byakuya
Markasını veya nerden bulabileceğimizi bilen var mıdır?
Markasını veya nerden bulabileceğimizi bilen var mıdır?
0
byakuya
(08.12.13)
Bershka'da buna benzer seyler hep oluyor.
Bir benzerini de Mango'da gormustum.
0
evreka
(08.12.13)
lc wakiki'de de var birçok benzeri.
0
uykusunu yakalayan adam
(08.12.13)
Bunu veya net olarak benzerini linklerseniz sevinirim, fiyat aralığı asıl öğrenmek istediğim.
0
🌸byakuya
(08.12.13)
loftta benzer bir tane gördüm geçenlerde. 200e yakındı.
0
goldentitan
(08.12.13)
bunun hemen hemen aynısını pull and bear'dan almıştım 2-3 sene önce. indirimde 70 lira mıydı neydi o zamanlar.
0
passive aggressive
(08.12.13)
200 lira falan vermeyin. Ben Bershka'dan erkek için olanını 70 tl ye almıştım. En fazla 120 falan eder bu tip montlar.
0
japon askeri
(08.12.13)
(4)

Paxil İle Birlikte Alkol Alımı

oddyseus
1.5 haftadır Paxil antideprasanı kullanıyorum. Bugün ilacımı almadım arkadaşlarla içmeye gitmek için. İlacı almadığım gün alkol kullansam bir sorun olur mu? Nerdeyse 40 saat oldu ilacı içmeyeli.Edit: İçtim bi şey olmadı.
1.5 haftadır Paxil antideprasanı kullanıyorum. Bugün ilacımı almadım arkadaşlarla içmeye gitmek için. İlacı almadığım gün alkol kullansam bir sorun olur mu? Nerdeyse 40 saat oldu ilacı içmeyeli.

Edit: İçtim bi şey olmadı.
0
oddyseus
(05.12.13)
Herkes antidepresan kullaniyor ama kimse antidepresan kullanmayi bilmiyor ilginc bir sekilde. Antidepresanlar ve aklima gelmisken antibiyotikler, duzenli kullanilir basladiysan eger dur bugun icmeyeyim gibi bir durum olmaz, kafaya gore birakilmaz tedavi sonunda azaltilarak birakilir. alkolle birlikte alinmiyorsa eger ilac degil, alkol birakilir.
0
passive aggressive
(05.12.13)
ilacınızı bırakmasaydınız keşke. zamanında ben de paxil kullanırken sosyal içiciyim diye doktoruma danıştığımda ilacı her gün düzenli kullanmak gerektiğini, alkol alınmak isteniyorsa hafif alkollü içkilerden bir kadeh içilebileceğini söylemişti. yani 33'lük ligth bira, bir kadeh beyaz şarap vs. rakı, vodka, tekila değil.

bu antidepresanlar karaciğeri yoran ilaçlarmış. o yüzden bir de alkol yük yapsın istemiyorlar.
0
in pyjamas
(05.12.13)
sadece karaciğer değil merkezi sinir sisteminde etki ettiği için antidepresan ve psikotik ilaçlarla alkol tüketiminden kaçınılmalıdır. hem sedatif etkisini arttırır hem de maymun eder adamı.

hiç gerek yok...
0
kobretti
(05.12.13)
alkol kullanacağınız günler de ilacınızı alın bir kere, o bugün içki içicem ilacımı almayayım düşüncesi yanlış. genel olarak alkol sizin ruh halinizi etkileyeceğinden çok önerilmez, ilaçlar alkol toleransınızı düşürebilir, ancak en nihayetinde tedavinin işe yaraması için ilaçları düzenli kullanmanız gerekli.
bir de bunu söylediğim için bana kızacaklar olabilir ancak normal dozajında ilaç aldığınız ve normal içtiğiniz miktarda içtiğiniz sürece alkol-antidepresan karışımı sizi öldürmez,zehirlemez,hasta etmez.alkolün kötüye kullanımı nedeniyle sorun yaşayan, halen aşırı alkol kullanan ve ilaç kullanan hastalar bu sizin aldığınız da dahil olmak üzere antidepresanlardan da kullanıyorlar.
sorunuza cevap olarak, paxil kullandığım dönemde, içki içtiğim çok oldu. esas o gün için ilaca ara vermeniz tedavinizi olumsuz etkiler.
0
alice practice
(05.12.13)
(3)

Annenin oglunu kiskanmasinin psikolojide adi?

clementine
Turk annelerinde oldukca fazla gorulen bu olayin psikolojide adi var midir? Oedipus kompleksi degil sanirim cunku o oglanin hissiyle alakaliydi.Yani kadin, kocasindan goremedigi ilgiden oturu, oglunu surekli beraber oldugu kizdan kiskanma durumu icerisinde olmasi.
Turk annelerinde oldukca fazla gorulen bu olayin psikolojide adi var midir? Oedipus kompleksi degil sanirim cunku o oglanin hissiyle alakaliydi.

Yani kadin, kocasindan goremedigi ilgiden oturu, oglunu surekli beraber oldugu kizdan kiskanma durumu icerisinde olmasi.
0
clementine
(28.11.13)
www.hurriyet.com.tr

psikolojideki adını bilemiyorum ama, öyle bir durum yok denince, neler var demeden geçemedim.

Edit: ustteki yazi silinince havada kalmis biraz.
0
passive aggressive
(28.11.13)
Olay karışık. Jocasta Kompleksi var (Oedipus'un annesinin adı Jocasta) ama bu biraz daha bilinçli cinsellik gibi.
en.wikipedia.org
Tam olarak, aşırı korumacılığı karşılamıyor, tamamen cinsel dürtüler ile ilgili.
Zamanında yaratıcı anne sendromu diye bir şey okumuştum, biraz Freudien, biraz Jung'dan esintilerle yazılmış. Özetle, baba anne birlikteliği orgazma yatkın değilse, zamanla anne içinde biriken boşaltamadığı enerjisini çocuğa kitler ama tabii ki çocuğa cinsel yaklaşamaz ve dolayısı ile çocuğa korumacı bir sevgilisi gibi davranmaya, kocasına da çocuğu gibi davranmaya başlar diye. Okuduğum kitapta buna yaratıcı anne sendromu diyordu. Anne erkek çocuğunu "Ben doğurdum dolayısıyla ben yarattım." der, bunla da şu garip sevgili enerjisi birleşince, oğul başka bir kadın ile sevgili olduğunda sanki aldatılıyormuş, sevgilisini elinden alıyormuş hissine kapılır. Bu şekilde anlatıyordu, buna da yaratıcı anne adını vermişti.

Edit: Böyle durumlar var. Sorunlu falan kesinlikle değilsin. Toplumlarda babanın kıza, annenin oğla düşkün olması çok yaygındır. Bu da çoğunlukla cinsel değil, aşırı korumacı ve üstüne düşmeci bir tavırdır. Yüz küsur yıllardır insanlar bunları çalışıyor zaten, bu var da neden var diye. En azından Freud'dan beri kah onu destekleyen, kah onu tam karşısına alan bir ton teori var ama özel isim ile adı konulmuş değil ve bu doğrudur diye bir şey yok. Bu teorilerin hiçbiri sonuca ulaşmış değil. Sonuç olarak bu var ve çalışılan bir şey.

Edit2: Freud derken onunla başlamıştır demiyorum ama onunla birlikte popülaritesinin ve halka inişinin arttığı kesin.

Edit3: Burada bir ad arayışında olduğunu düşündüğüm için bu okuduğumu uzun uzun anlattım, çünkü bir tek onda bu olaya böyle bir ad veriyordu.
0
aychovsky
(28.11.13)
Psikolojide bu tip durumlara tek bir isim vermektense ilgili gelenekte yeri araştırılır. Yani mesela psikoanalizde phallic evre oedipus kompleksi gibi. Fakat psikoanaliz dışında bir dolu gelenek var, cognitive behavioral vs. Psikoanaliz kökende ilk beş yaşa bakar. Ama dediğim gibi kişinin hayat hikayesine bakılır, hımm sen oğlunu kıskanmışsın sende şu var demek çok saçma. Nedeni, geçmişi, öyküsü, şimdiki zamanda temsili falan değiştirir yani kısaca.
0
shadow journal
(28.11.13)
(4)

Sokağa superonline fiber internet getirmek için izlenecek yol

sahipsiz
Nasıl bir yol izlemeliyiz? Prosedürü nedir? Sokakta ve bölgede superonline fiber altyapısı yoksa bu tamamen onların arzusuna mı kalmış yoksa talep mi etmek gerekiyor bilen var mı? Ayrıca 3g ve adsl dışında alternatifler nelerdir?
Nasıl bir yol izlemeliyiz? Prosedürü nedir? Sokakta ve bölgede superonline fiber altyapısı yoksa bu tamamen onların arzusuna mı kalmış yoksa talep mi etmek gerekiyor bilen var mı? Ayrıca 3g ve adsl dışında alternatifler nelerdir?
0
sahipsiz
(25.11.13)
sokağa geldiyse apartmana gelmesi için talep edebiliyorsunuz da bölgede yoksa çok zor. 3g ve adsl dışında kablonet var ama o da altyapı istiyor.

edit: çok fantastik olacak ama atıyorum o bölgedeki(ya da mahalle diyelim küçültmek için) evlerin %50sinden "eğer buraya altyapı getirirseniz biz 2 sene taahüt vererek sizin internetinizi kullanıcaz" şeklinde imza toplayıp şirketin kapısı çalınabilir.
0
10032007
(25.11.13)
Bunu biz de sorgulamistik gecenlerde, altyapiyi turk telekom sagliyormus o yuzden superonlinedan istemenin anlami yokmus. Ama o bolgeye fiber internet gelmesi icin talebin insanlardan gelmesi gerekiyormus. Nereye nasil talep ediliyormus o kisma daha gelmedik.
0
passive aggressive
(25.11.13)
@passive aggressive dediğiniz mantıklı gelmedi. bende bir kaç şey biliyorum:

superonline ve turktelekom(ttnet), elma ile armut.
ikiside fiber hizmet sunuyor. turktelekom altyapı sağlıyor. son kullanıcı ile muhatap olmuyor. altyapısını şirketlere kiralıyor (ttnet,vb)

superonline kendi fiber şebekesi ile eve kadar fiber hat çekiyor.
turktelekom ise mevcut altyapısını mahallelere kadar getirdi.ttnet ve diğer firmalar mahalledeki fiber kutusundan bakır kablo ile eve yine hızlı internet çekiyor. (bildiğim kadarıyla)

superonline'nın mahallelere kutu koyma gibi bir yetkisi yok. Aslında turktelekomun da yok. Ancak geçmişte PTT'nin kutularının yerlerini kullanıyorlar. (bu kutunun adı vardır da bilemedim)

superonline bu kutu ihtiyacını son kullanıcının mekanını kullanarak çözüyor. Örneğin siteler. sitenin ortak alanına koyuyor kutuyu. bu kutuyu koymadan da şirin kızları tüm dairelere yolluyor. kafalıyor. sonra koyuyor. yok efenim siz zaten gönüllüyseniz, site yönetim toplantısında konuşup adamları çağırıyorsunuz...

Altyapı yoksa kasmayın hiç. Diğer türlü altyapı gelsin diye adamların gönüllü satış temsilciliğini ypamış oluyorsunuz.
0
cliquot
(25.11.13)
@cliquot dogrudur mahallede fiber internet yok zaten onun icin altyapiyi turktelekom sagliyor onlardan isteyin demis olabilirler.
0
passive aggressive
(25.11.13)
(10)

diane kullananlar

kedidir o kedi
bu ilacı kullanan sevgili duyuru kadınları,bende çok belirgin ruhsal bir değişim söz konusu. herşeyi kafaya takar oldum. bu ilacın sizde ne gibi yan etkileri oldu?
bu ilacı kullanan sevgili duyuru kadınları,


bende çok belirgin ruhsal bir değişim söz konusu. herşeyi kafaya takar oldum.

bu ilacın sizde ne gibi yan etkileri oldu?
0
kedidir o kedi
(24.11.13)
Her gün ölmeyi isteyerek uyanırsınız. Kolay gelsin.
0
pandispanya
(24.11.13)
Ben bunu 5-6 ay kullandım ama 10 yıl kadar oluyor. Ağlamaktan helak oldum ki kolay ağlayan biri de değilimdir. Metroda camdaki görüntümde o gün üzerimdeki renkler uymadı diye durağa çıkınca çantamı yere fırlatıp hönkür hönkür ağlıyordum. Reklamlarda adam son bisküviyi yedi diye hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Komedi dizisi izlerken bile, en saçma bir şekilde bir anlam yükleyip ağlıyordum. Sonra hapı bıraktım, kendime gelmem 1.5 yıl aldı. Hani, ağlamam gerekmediğini ve hatta çok salakça olduğunu bildiğim halde ağlıyordum.
0
aychovsky
(24.11.13)
"Komedi dizisi izlerken bile, en saçma bir şekilde bir anlam yükleyip ağlıyordum"

+1

bunu başkalarına nasıl söyleyeceğimi bilmiyordum. demek ki tek değilmişim.
0
supergirl
(24.11.13)
Valla aynen. Ne kadar gerizekalıca bir şey yaptığınızı biliyorsunuz ama ona engel olamıyorsunuz. Her duyguyu abartarak böyle yirmi katı yaşatıyor. Normalde makul, mantıklı bir insanken; o ilaçla bir cadı, efendime söyleyeyim bir drama queen oluveriyorsunuz. Ben de bıraktım, düzelmem bir kaç ayımı aldı. 6 ay geçmiş; yeni kendime geliyorum diyebilirim.

Kullanmak zorundaysanız güç vereyim bari :) Göğüsleriniz, cildiniz, saçlarınız gözle görülür şekilde güzelleşecek :)

Tekrar kolay gelsin :D
0
pandispanya
(24.11.13)
Aslında ciddiyim ama abartmışım. Şöyle ki 2002 gibi bıraktım, 6 ayda ağlamayı bıraktım ama diane 35 vücudumu su bidonuna çevirmişti, vücudumun eski haline dönmesi 1.5 yılı aldı. Psikolojik etkisi fizyolojik olandan daha çabuk geçti.
Yoksa ağladığım şeyler, günlük ağlama kotam hiç abartı değil, tamamen gerçek ve ciddi. Hayatımda hiç bir şeye o kadar ağlamadım. Hatta, her şeyin toplamına o kadar ağlamadım.
0
aychovsky
(24.11.13)
Bu ilaç ne işe yarıyor ki peki böyle berbat etkileri olmasına rağmen insanlar neden kullanıyor?
0
mountaincat
(24.11.13)
Kendisi doğum kontrol hapı olup, doğum kontrolü dışında da hatunsal her türlü sorunun çözümünde, kistlerde, düzensizliklerde, istenmeyen tüylerde, vb. kullanılır. Başka haplar bu kadar ağır olmayabiliyor.
Olay şu, doktor "Bunu en az 6 ay kullanmalısın" diyor. Sonra 3 ayda sen manyaklaşmaya ve şişmeye başlıyorsun. Bazılarına 1 yıl, 2 yıl kullan diyor. O zaman iyice deliriyorsun falan.
Bunlar da antibiyotik gibi, başladın mı kürü bitirmen gerekiyor. Yarım bıraktın mı işe yaramıyor, kendini boşa zehirlemiş oluyorsun.
0
aychovsky
(24.11.13)
Tabii, bu hapa başladığında seni böyle yapacağını bilmiyorsun ya da bu kadar olabileceğini tahmin etmiyorsun. İlk defa öyle bir durumdasın, daha önce karşılaşmadığın bir durum ve ilaç. Dolayısıyla alternatifin var mı, onu da bilmiyorsun. Doktor almanı söyleyince, ona güvenip kullanıyorsun. Yoksa, hiç başlamazdım, aslında ihtiyacım pek de yokmuş. Sadece kendimde beğenmediğim özellikler vardı, onları elemek ve biraz daha hatunumsu olmak için doktor tavsiyesi ile aldım. Kaş yaparken, göz çıkardım sonra.
0
aychovsky
(24.11.13)
5-6 sene önce kullanmıştım ama ilk cevaptaki hissin ilaçtan kaynaklandığını şu an farkettim. her gün ölmeyi isteyerek uyanmak doğru tespit. ama ilacı bıraktıktan sonra o etki sürmüyor öyle aylarca.
0
passive aggressive
(24.11.13)
ben de kullanıyorum. ilk ay olur olmaz ağlıyordum ama bu etkisi geçti. ben fazla olumsuz bir durum görmedim. kilo vermeyi zorlaştırıyor olabilir ama o bu ilacın mı yan etkisi pcos'un mu bilemem. 3 aydır kullandım sonra bıraktım ve şimdi yeniden başladım ama ne kadar devem edeceğimi bilmiyorum. kullanmayı bırakınca acayip fark etti ama. sivilceler geri döndü. adet düzensizleşti. şimdi bırakınca ne olacak diye düşünüyorum daha çok.
0
coyote w
(25.11.13)
(3)

star wars

i can fly
star wars hayranı arkadaşım var . doğum günüde yaklaşıyor . hediye olarak ışın kılıcı ya da karekterlerin oyuncaklarını alamk istiyorum . istanbul da bu tür şeyleri nerden bulabileceğim hakkında bilgi verebilir misin ?
star wars hayranı arkadaşım var . doğum günüde yaklaşıyor . hediye olarak ışın kılıcı ya da karekterlerin oyuncaklarını alamk istiyorum . istanbul da bu tür şeyleri nerden bulabileceğim hakkında bilgi verebilir misin ?
0
i can fly
(17.11.13)
d&r'larda var.
0
kuja
(17.11.13)
kadıköyde rexxten aşağı inerken sağdaki soldaki dükkanlarda gözüne çarpabileceği gibi, aynı yolun sonunda direkt karekterlerin oyuncaklarını satan bir yer var. ışın kılıcı var mı bilmiyorum.
0
passive aggressive
(17.11.13)
büyük migrolarda action figürleri var.
0
rubiks cube
(17.11.13)
(11)

kafayı toplamak için ne yapmalı?

karisik hisli adam
hayalde yaşıyor gibiyim. hiçbir şeye dikkatimi veremiyorum. yaşadığım yer sanal gibi. tüm olayların gerçeklik payı sıfır gibi geliyor. (bkz: hayallerde yaşıyor bazı ibneler) gibi bir durum söz konusu değil, tam olarak dikkat dağınıklığı, beynin uyuşması, adam gibi kararlar verememek, düşünememek.ne
hayalde yaşıyor gibiyim. hiçbir şeye dikkatimi veremiyorum. yaşadığım yer sanal gibi. tüm olayların gerçeklik payı sıfır gibi geliyor. (bkz: hayallerde yaşıyor bazı ibneler) gibi bir durum söz konusu değil, tam olarak dikkat dağınıklığı, beynin uyuşması, adam gibi kararlar verememek, düşünememek.

ne yapmalı?
0
karisik hisli adam
(15.11.13)
psikoloğa gitmen lazım.
0
rock n roll
(15.11.13)
psikolog ile hiçbir ilgisi yok. öyle bir durum yok. eğer bu durum ruh sağlığımı etkilese yada psikologdan başka bir çarem olmadığını düşünseydim zaten giderdim. daha önce zaten gitmiştim, hiçbir boka yaramıyor.
0
🌸karisik hisli adam
(15.11.13)
bir amaç edinmek olabilir belki. ufak ya da büyük farketmez, yaşamını anlamlı ve keyifli kılacak bir amaç.
0
dahili meddah
(15.11.13)
aslında var... amaç var. müzik var. ama artık müzik bile o kadar olağan ki. o bile sıradan geliyor artık. default birşey gibi geliyor, onun da bir zevki kalmadı, bir anlamı kalmadı.

yeni birşeyler gerekiyor.

mesela bir arkadaş mesajla "koşu yap" dedi. mantıklı geldi. sanırım bu yapılabilir.

sağolun beyler, başka önerisi olan varsa yazabilir.
0
🌸karisik hisli adam
(15.11.13)
duyurunda yazdıklarına göre psikiyatriste bile gitmen gerekebilir,ilaç kullanman gerekebilir.hayalde yaşıyor gibiyim,hiçbir şeye dikkatimi veremiyorum,yaşadığım yer gerçek değil gibi diyosun.dikkat dağınıklığı,düşünemiyorum,karar veremiyorum,beynim uyuşuk diyosun.mutlaka uzmana görünmen lazım.işe yaramıyor diye bir şey yok.
0
rock n roll
(15.11.13)
psikologla ilgili haklı olabilirsin ama eğer bi ilaç kullandığın için bunlar olmuyosa kendi başına halledemeyebilirsin.
bana da geçen yıl çok sık oluyodu bu his. noldu da düzeldi bilmiyorum ama border-line testi yapmıştım laf olsun diye, orda bu bahsettiklerin ve benim yaşadığımda border-line da olanlar olarak yazıyordu. tabii bi tek bunlar değil çok ayrıntılıydı. sen de rasgele bi oku bakalım diğer şeyler de var mı.
mesela çevre etkenler, eleştirilme, küçümsenme, kıyaslanma tarzı şeylerin sebep olduğu gibi şeyler yazıyodu. yani sonuçta internettir, ben de çok üstüne düşüp psikoloğa gitmedim ama border-line diye de bi şey var. pek çok etkeni var. üstünkörü bi oku derim.

amaç edinmek bence de iyi gelebilir, bi şeylerle yoğun olarak ilgilenmek, belki biraz okumak beynini sürekli aktif tutacağından bu hislerden zamanla kurtulmanı sağlayabilir.
0
gupon
(15.11.13)
daha önce gittim. psikiyatriste de, psikoloğa da. bunların bana yaramayacağını biliyorum. derdim ruh sağlığı, beyin sağlığı ile ilgili değil. hiçbir şey yapamamak. uyuyup uyanmak, hiçbir şey yapmadan geri uyumak. aynı şeyleri tekrar tekrar yaşamaktan artık hayalde yaşadığını zannetmek.

bir film vardı, adamın biri her uyuduğunda aynı güne uyanıyordu. ona benzer birşey ama tam olarak aynı şey değil. harekete geçmek için birşeyler gerekiyor sadece. dediğim gibi koşu gibi, yada başka birşey. koşu bugüne kadar aklıma gelmemişti. tam olarak böyle birşey.

evet işe yaramıyor çünkü ne aylarca kullanılan ilaçlar ne de defalarca girilen seanslar bir sonuç vermedi.
0
🌸karisik hisli adam
(15.11.13)
Animal pak iç. Düzeleceksin. Hangi vitamin, mineral, yağ asidi, amino asit veya performans takviyesi eksikliğin varsa giderip yerine koyar, bu tip sorunların kalmaz.

+ bol su.
0
hiko seijuro
(15.11.13)
dostum köpek falan al besleyebileceksen program yap gün içinde sabah kalkınca kafanda sırala yapacaklarını. kız arkadaşın yoksa bul bir hatun takılın falan
0
mceydam
(15.11.13)
meditasyon deneyebilirsin mesela. hem kafa berraklığı sağlar, hem konsantrasyonunu arttırmana yardımcı olur. araştır biraz.
0
loveinaflipbook
(15.11.13)
somut bir şey üretip ortaya koyman, yaparken odaklanacağın, bitince de bunu ben yaptım diyebileceğin elle tutulur bir şey gerekiyor. resim olur, heykel olur, fotoğraf olur, maket olur, puzzle olur, öyle bir şeyler.
0
passive aggressive
(15.11.13)
(4)

sartre - bulantı çevirisi

freya
bir can yayınlarından Selâhattin Hilâv çevirisi bir de oda yayınlarından Erdoğan Alkan çevirisi mevcut. bu kitabı tırt çeviriyle okuyasım hiç yok hangisi daha iyidir acaba?hazır siz bu sorudayken birkaç kitap önerisine de hayır demem.
bir can yayınlarından Selâhattin Hilâv çevirisi bir de oda yayınlarından Erdoğan Alkan çevirisi mevcut. bu kitabı tırt çeviriyle okuyasım hiç yok hangisi daha iyidir acaba?

hazır siz bu sorudayken birkaç kitap önerisine de hayır demem.
0
freya
(13.11.13)
sözlükte baktım da sanki Erdoğan Alkan daha iyi gibi geldi..

oblomov okuyun derim okumadıysanız :) ben okuyorum altlarda bir çeviri duyurusu daha vardı orada da tavsiye ettim. ben çok sevdim ya, şimdilerde okuyorum da:)
0
kaputt
(13.11.13)
elimde fena olmayan bir pdf formatı var. istersen mail atabilirim.
0
fucking machine in my head
(13.11.13)
Vakti zamaninda oda yayinlarininkini alip cope atmistim. O gun bugundur oda yayinlarini gorunce bir mide bulantisi gelir halen.
0
passive aggressive
(13.11.13)
hilav kesinlikle iyi bir çevirmen.
alkan'ın baudelaire çevirisi kötüydü.
0
artin bosgezenyan
(13.11.13)
(5)

göz damlası

vodianova
eczaneden istesem direk veriri mi;? doktorun yaması şart mı?bir de marka tavsiyesi alabilirim.
eczaneden istesem direk veriri mi;? doktorun yaması şart mı?
bir de marka tavsiyesi alabilirim.
0
vodianova
(13.11.13)
reçeteye gerek yok. visine bilinen bir markadır, iyidir.
0
kullanici_adimiz
(13.11.13)
tears natural free'nin tek kullanımlık olanlarını tavsiye ederim.
0
mocha
(13.11.13)
refresh var allergan firmasinin bun da da tek kullanimlki var
0
exlibris
(13.11.13)
Refreshin tek kullanimlik olanlari kuruyup kirpiklerde beyaz ağsı bi sey yaratiyor. Tears naturel free guzel.
0
passive aggressive
(13.11.13)
Verirler. Kortizonsuz kullanırsan iyi olur. (Netira mesela.)
0
franz kafka
(13.11.13)
(8)

basit bir fizik sorusu

lorenzen
kardesimin odevi de ben en son 10 sene once fizik gordugumden yapamadim. soru ektedir.edit: http://img491.yukle.tc/image.php?id=57420131112_191030.jpgduzgun hali: http://img491.yukle.tc/image.php?id=623020131112_191030.jpg
kardesimin odevi de ben en son 10 sene once fizik gordugumden yapamadim.
soru ektedir.
edit: img491.yukle.tc

duzgun hali:
img491.yukle.tc
0
lorenzen
(12.11.13)
ek nerdedir?
0
Troll
(12.11.13)
ek geldi.
0
🌸lorenzen
(12.11.13)
Dayanıklılık diye bir şey hiç duymadım. moment mi diyo acaba? 5 Kere öss'ye girdim, böyle fantastik uçuk soru görmedim. Ne sormuş belli değil. Böyle bi soru olması mümkün değil abi. Boyutları iki katına çıkarmaktan kasıt nedir bir defa? Enini mi boyunu mu ikisini de mi? Çemberin boyutunu napıcaz? Bu soruyu hazırlayan adam her kimse gerçekten ziyan bi tipmiş.
0
Troll
(12.11.13)
dayaniklilik(D) = kesit alani/hacim
0
🌸lorenzen
(12.11.13)
kellenin kesitini nasıl alacaksın? kürenin kesiti mi olur lan?

cebirsel olarak bi yardımım dokunsun bari:

silindirin hacmi zaten tabanın yükseklikle çarpımıdır.

taban alanı = s
yükseklik = h
D = s/s.h = 1/h

adamın "dayanıklılığı" (böyle bir kavram olduğuna hala inanmıyorum newton'un hayaleti gelip var lan ben buldum dese fatiha okur geri gönderirim yerim senin bilimselliğini diyerek) bir bölü resimdeki tüm silindirlerin yüksekliklerinin toplamıdır.


sazan.avi mi bu birader? günün einsteinını mı seçiyosunuz hahah
0
Troll
(12.11.13)
en son 5 sene önce fizik gördüm ama böyle bir şey görmedim. şurda bir şeyler anlatmışlar, belki işe yarar.
onfena.wikispaces.com
0
passive aggressive
(12.11.13)
Kesiti tabana paralel en geniş olan yerden dayanıklılık hesaplayacaksınız. Kürenin çapından, prizmanin tabanından. En son bir genelleme yapacak yükseklik artıp taban alanı sabit kalırsa şöyle olur, kürede böyle olur diye. Evet dayanıklılık diye bir olay var lise fiziğinde, YGS'de de çıkar.
0
Lim5
(12.11.13)
hocam hesaplayabilen varsa hesaplayabilir mi? direkt sonuc lazim yani.
0
🌸lorenzen
(12.11.13)
(14)

gizemli entellektüel erkek

charlotte blanc
şimdi bir arkadaşımın tavsiyesine göre kızlar gizemli entellektüel tiplerden hoşlanıyormuş. bunu bir tiyatro oyunu gibi görün çok garipsemeyin sorumu ama gizemli entellektüel bir tip yaratmam için dekor üst baş ve konuşma konuları gibi şeylerde ne gibi tavsiyeler verebilirsiniz ?
şimdi bir arkadaşımın tavsiyesine göre kızlar gizemli entellektüel tiplerden hoşlanıyormuş. bunu bir tiyatro oyunu gibi görün çok garipsemeyin sorumu ama gizemli entellektüel bir tip yaratmam için dekor üst baş ve konuşma konuları gibi şeylerde ne gibi tavsiyeler verebilirsiniz ?
0
charlotte blanc
(06.11.13)
saç baş dağınık, gözler baygın-siklemez, kıyafet sade olabilir. kızlar beni böyle tanımlıyor ;) ;) ;) ;)
0
der meister
(06.11.13)
gizemli entelektüel birisi olsan fark etmezsin zaten büyük ihtimal. yani "çok gizemliyim ben. şu kızla nasıl da gizemli konuşuyorum bak." diyemezsin. üstteki arkadaşı çürüttük. teşekkürler şükran.

entel kısmını bilmem ama, sevgilim vakti zamanında gizemli gibi olmamdan hoşlandığını söylemişti. yaklaşma dönemi falan hani, arkadaşlıktan sevgililiğe geçme.

oha lan dedim, hiç aklıma gelmemişti. ben mi gizemliyim aq dedim anlatmıştı. -az konuşmak çok konuşmak olarak algılama bu anlattıklarımı. çevremde benden fazla konuşan yok neredeyse. :)-

mesela bir şey soruyor, sırf onun cevabını veriyorsun. dallandırıp budaklandırıp hakkındaki her şeyi anlatmıyorsun. kendini açmıyorsun, o seni keşfediyor. bırak ne kadar iteklerse o kadar açılsın kapı, kapıya dokunur dokunmaz müdahale edip sonuna kadar açma kapıyı. ne istiyorsa onu ver, durduk yere kendinle ilgili şeyler anlatma.

ama elbette sorduğu şeyleri tam olarak anlat. sadece kendin hakkında yeterli bilgi ver yeter.
0
zazazaraeta
(06.11.13)
gizli ibne demiştir o hacı gizemli entelektüel ne ya? tavsiye verecek olursam fular bul, bir de hipsterların taktığı siyah çerçeve kemikli mi ne diyorlar ya ondan tak. altta siyah pantolon varsa üstüne bordo ceket giy falan. bunları tamamladıktan, işini gördükten sonra tüm bu maymunluklar için kendinden utan dost. hadi kolay gele
0
patr
(06.11.13)
der meister yaptığın betimlemeye göre esenler otogarı gizemli entellektüel erkekler tarafından işletiliyor :)
0
thracian
(06.11.13)
yatak çarşafından pelerin yap kendine. onu üzerine geçirmeden sokağa çıkma. acayip gizemli olursun.
0
koca tembel
(06.11.13)
Gizemli entelektuel tiplerden hoslanan biri olarak tavsiyem entelektuel yazmayi ogrenerek baslaman yonunde.
0
passive aggressive
(06.11.13)
o gizem ve entelektüellik, hayat tarzıyla kişiyi entelektüel diye niteleyecek faaliyetlerde bulunmakla gelir. sadece kılık kıyafetle olacağını sanmıyorum, yani alelade bir basket ayakkabısı, normal kot, koyu renk kazak giymiş bir adamla tanışmıştım, ama daha tanışmadan duruşundan tavrından demiştim evet bu adam hem bilgili, hem kültürlü, hem de hemen herkesle samimi olan biri değil gizemli biri. ve hakikaten de sonra konuşunca benim okuduğum her kitabı ve fazlasını okumuş, düzenli olarak ilgisini çeken tiyatro oyunlarını, operaları falan takip eden, hem fen bilimlerinde hem sosyal bilimlerde bilgili biri çıktı. gizemli entelektüel erkek, tamamen normal giyinse de, belli olur bence.
ama ille kılık kıyafet lazımsa şekilci-entelektüel görünümlü-normal adam olmaksa amaç, yani konuşmanla bilginle o izlenimi yaratamayacksın ama görüntüsü lazım, ki bence her türlü safi şekil biri olarak görülürsün ya.
pastel renklerde giyinmek, lumberjack azure.sarenza.net şu ayakkabılardan giymek, kadife pantalon ve ya kadife ceket giymek, deri postacı çantası takmak, saçı sakalı biraz salaş bırakmak, sarma sigara içmek, konuşurken de sanki kitabını da okumuş gibi kitaplardan aforizmalar söylemek, mesafeli ve kibar olmak, sık sık teşekkür etmek pardon demek, yanında e-book okuyucu taşımak, çok anıra anıra gülmemek işe yarayabilir.
0
alice practice
(06.11.13)
bunun aynısını saint filminde val kilmer yaptıydı. bir bakın isterseniz.

kara pabuc +1 demeden de geçmeyeyim. :)))))
0
nereye bu gidis
(06.11.13)
Baskasi olma kendin ol, boyle cok daha guzelsin.

Ayrica entelektuel tek "l" ile yazilir evet, ama cok takilma. Zaten yabanci kokenli bir kelime, "intellectual" iki "l" ile yaziliyor cok abartilacak bir durum yok.
0
fortisvita
(06.11.13)
havayı yaratırsın o kolay da. ilk konuşmada o balon söner.
0
orpheus
(06.11.13)
Kılık-kıyafet, saç baş vs gibi konularda Louis Garrel'in oynadığı filmleri seyret fakat bu tiplerden hoşlanan kızlar senin tipin olacak mı onu düşünmek lazım. Onlar da senin yaratmaya çalıştığın tipin kız versiyonu olacaklar sonuçta, bütün kızlar bu bahsettiğin tipten hoşlanmaz, bazıları çok itici de bulabilir. yani ne istediğinden emin ol.
0
locococo
(06.11.13)
@thracian, gizemli ve entellektüel olmadıklarını söyleyemezsin... öyle olabilirler... esenler otogarı zaten gizemli bir yer... çalışanları da gizemli ve aynı zamanda bir ucundan entellektüel olabilir...
0
der meister
(06.11.13)
kızın karşısında 2 bira iç. böylece hem gizemin hem de entelliğin dibine vurursun.ben söyliyim.
0
anti silence
(06.11.13)
Olmadığın biri gibi davranarak etkileyeceğin kızla yaşayacağın ilişki çok boktan olacaktır.
0
arnold schwarzeneger
(07.11.13)
(3)

Ludovico Enaiudi Tarzında Benzer Müzikler

dahili meddah
Selamlar;Ludovico tarzı Yann Tiersenn tarzı ağırlıkla piyano eserleri olan sanatçılar arıyorum.Bilen duyan varsa ses etsin.
Selamlar;

Ludovico tarzı Yann Tiersenn tarzı ağırlıkla piyano eserleri olan sanatçılar arıyorum.

Bilen duyan varsa ses etsin.
0
dahili meddah
(06.11.13)
Yiruma iyidir. Dünyaaca ünlü piyanist zaten eserlerini kendi yazıyor.
Michael Nyman iyidir, gerçi eserlerinde sadece piyano kullanmaz. The Piano filminin soundtrack'ini yapmıştı.
0
wendyangelamoiradarling
(06.11.13)
Max richter, philip glass
0
passive aggressive
(06.11.13)
olafur arnalds
dustin o halloran
max richter
nils frahm
peter broderick
goldmund - helios - keith kenniff
sylvian chauveau
0
beerserk
(06.11.13)
(7)

baş ağrıları-migren vs

uzunuzunilgi
hemen açıklıyorum.migrenim var.o ataklar çok sık gelmiyor. ama sorunum sürekli başımın ağrıması.psikolojik midir bu ? nörologa gitmeyi düşünüyorum zaten ama sizlerin de fikrini almak istedim.daima bir baş ağrısı halim var.misal öğlen yemek yiyorum başım ağrıyor.hani kolanın migrenimi kötü etkilediği
hemen açıklıyorum.
migrenim var.o ataklar çok sık gelmiyor. ama sorunum sürekli başımın ağrıması.
psikolojik midir bu ? nörologa gitmeyi düşünüyorum zaten ama sizlerin de fikrini almak istedim.daima bir baş ağrısı halim var.misal öğlen yemek yiyorum başım ağrıyor.
hani kolanın migrenimi kötü etkilediğini biliyorum ama ne yersem yiyeyim öğle yemekleri sonrası derse girince mayışıklığın üzerine bir de baş ağrılarım oluyor.
bunu da geçtim durduk yere sinir stres yokken baş ağrıları giriyor.
vs vs vs vs vs ..

ne bu artık sıktı normal değil ama var mı böyle artık canıma tak etti diyen ? şunlardan kaçın tavsiyelerinde bulunan ? şu şu içecekler otlar bu duruma iyi gelir diyen ?

teşekkür ediyorum hepinize şimdiden,şifa olacak tavsiyeleriniz için,her şey için
0
uzunuzunilgi
(05.11.13)
susuzluk?
0
passive aggressive
(05.11.13)
ne ilaç kullanıyorsunuz migren için? koruyucu olarak bir ilaç verdiler mi?
0
fayfim
(05.11.13)
migrex falan gibi ağır ağrı kesiciler kullanmıyorum.ya da direkt bir ilaç kullanmıyorum ağrılar gelince ağrı kesici alıyorum misalen arveles.bunlar şu aşamada yetiyor ama ataklar dışında hemen her gün olan genel bir baş ağrısı var psikolojik de olabilir .kaynağını bir bulabilsem bir de.
0
🌸uzunuzunilgi
(05.11.13)
2 yıl boyunca 3 farklı nörolog ile tedavi olmaya çalıştım, ancak bende işe yaramadı. Sürekli baş ağrısı başka bir anomalinin dışa vurumu olabilir, o yüzden muhakkak kontrol ettirin.
bunun dışında bende stres ağrıları olurdu, şiddeti çok daha küçük ancak daha uzun süren, biraz bahsettiğinize benzer nitelikte. ama kötü yanı, bu ağrı migrenimi tetiklerdi ve atak başlardı, gördüğüm tedavinin tek olumlu yanı bu ufak ağrıların azalması ve migrenimi tetikleyememeleri, ama bu durum haricinde, ataklarım hala sık, hala majezik olmaksızın kendimi güvende hissetmiyorum, hala dil altında eriyen migren ilaçlarının o iğrenç yapay tadını almaya devam ediyorum.
0
gochebe
(05.11.13)
bence bir diş doktoru muayenesinden geçin öncelikle. onun harici psikolojik faktörleri yok etmeye çalışın, fazla gürültülü mekanlarda kalmayın, stresi hayatınızdan uzaklaştırıp uyku düzeninizi sağlayın tarzı tavsiyelerden başkasını veremeyeceğim malesef. eğer öğretmenseniz baş ağrısı meslek hastalığıdır onu da bilesiniz. gün boyu gürütüden kaynaklı sürekli bir baş ağrısı olacak olabilir. akşam eve gittiğinizde ılık bir duş alın, bir yeşil çay için. bulabilirseniz melisa çayı da son derece etkilidir. ama tadı kötü biraz.
0
fayfim
(05.11.13)
nörolog muhtemelen tomografi çekip bişey bulamayınca migren var diyecektir ki zaten biliyosunuz bunu bana zamanında migrex verdi atağı geçiriyo ama tabi hastalığın çaresi olmadığı için henüz bi gelişme olmuyo
0
yazmamaya yemin eden adam
(05.11.13)
kronik baş ağrısı diye bir şey var.
bir uzmana görünmeniz çok iyi olur.
sürekli ağrı kesici almak da bahsedilen türde baş ağrısı yapabiliyor misal.

velhasıl; ağrının tipi, süresi, şiddetlenip şiddetlenmemesi, ailevi hastalıklar, yenilen içilen vs.
çok şey etkileyebiliyor bu durumu. bir an önce uzmana görünme önerimi yineliyorum.
0
saclarimdaki papatyalar
(06.11.13)
(11)

Duyuruda konusup tanismak istediginiz

hain kostokk
1. yuzyuze konusmak isterim dedikleriniz kimler?Flort olarak dusunmeyin,arkadas olarakda olabilir bu gorusme.2. gorustugunuz insanlar olabilir. Kimler onlar? Bu tur soru cok soruldu biliyorum ama gundeme birkez daha getirelim dedim
1. yuzyuze konusmak isterim dedikleriniz kimler?
Flort olarak dusunmeyin,arkadas olarakda olabilir bu gorusme.
2. gorustugunuz insanlar olabilir. Kimler onlar?

Bu tur soru cok soruldu biliyorum ama gundeme birkez daha getirelim dedim
0
hain kostokk
(26.10.13)
1. tante rosa.
2. no comment.
0
roket adam
(26.10.13)
Yahu nasil aklinizda tutuyorsunuz nickleri falan :)
0
cliffburton
(26.10.13)
ben cliffburton'la görüştüm. müthisch bir insan.
0
passive aggressive
(26.10.13)
1) tepedeki psychedelic adam(bir turlu denk gelemedik) ve herman hesse
2) beetlejuice (buradan kendisine selam ediyorum, yanaklarindan opuyorum), f_d, olric bir de
0
Idonthaveausername
(26.10.13)
compadrito ile tanışmak isterdim (yazmayanı dövüyorlar :p)
0
fallopian
(26.10.13)
burdaki nerdeyse herkesi çok seviyorum, çoğuyla da muhakkak konuşmuşumdur bi şeyler. ama "gel içek" dese çıkacağım kişi sayısı 3'tür, bilemedin 5'tir. ben öyle easygoing bi person değilim, ok??
0
der meister
(26.10.13)
en cok parasi olan hatun kimse onunla gorusmek isterdim. o benimle gorusmek istemese bile hesap no verebilirim. o kadar parayi mezara mi gotureceniz lan...
0
ergenpezeveng
(26.10.13)
ermanen'i merak ediyorum.
bryan fury vardı bir ara onu merak ederdim.
rurouni vardı onu merak ederdim.

ne bilim daha vardır da hem aklıma gelmedi hem de üşendim yazmaya.
0
baldur
(26.10.13)
alla alla hiç glori diyen olmamış...

çok ilginç :/
0
raskolnikov2
(26.10.13)
Cosmicstring hodja
Kobuzchu girl
Tepedeki saykedelik herif
La traviata
Compumaster
Hayrettin Amazingoğulları (artık uğramaz oldu)
der meister ipnesi
Sedef abi
0
compadrito
(26.10.13)
ben smyrna'yı merak ediyorum. değişik bir adama benziyor.
bir de resistance is futile, brkylmz ve bugünkü antrenmanda göz dolduran futbolcu'yu merak ediyorum. çok aklı başında, bilgili, kültürlü insanlara benziyorlar.
0
baldur
(27.10.13)
(5)

MSG (Monosodyum Glutomat)

april12th
Msg ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Yememeye özet gösteriyor musunuz? Ortada kanıtlanmış bir yan etkisi veya zararı yok, bilimsel olarak. Bir de uzun zamandır Uzak Doğu'da oldukça kullanılan bir madde. Ben de özel olarak alıp yemeklerime katmıyorum veya hazır çorba vs gibi ürünlerde kullanmamaya özen
Msg ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Yememeye özet gösteriyor musunuz?

Ortada kanıtlanmış bir yan etkisi veya zararı yok, bilimsel olarak. Bir de uzun zamandır Uzak Doğu'da oldukça kullanılan bir madde.

Ben de özel olarak alıp yemeklerime katmıyorum veya hazır çorba vs gibi ürünlerde kullanmamaya özen gösteriyorum ama bi sosun içinde varsa veya çin yemeği falan yiyeceksem de sorun etmiyorum. Sizde durumlar ne?
0
april12th
(26.10.13)
ben aldığım her ürünün içeriğine bakıyorum. çok elzem olmadığı sürece msg içermeyenleri tercih ediyorum. glikoz şurubu için de aynı şey geçerli.
0
biyik
(26.10.13)
her ürünün ambalajını okuyorum glikoz-fruktoz şurubu, msg, soya lesitini, mısırlı birtakım şeyler, kısaca genetiğinin değiştirildiğini bildiğim ne varsa almıyorum. kanola, palm, pamuk yağı falan varsa onları da almamaya çalışıyorum. ama zaten tüm bunların olmadığı bir ürün olmadığı için olay kapalı ambalajda hiçbir şey alamamaya gidiyor, o kadar da olmuyor tabi. meyve sebze bile alsan onlarda da herbisit merbisit var yapacak bir şey yok.
0
passive aggressive
(26.10.13)
son zamanlarda glikoz-fruktoz şurubu olayına dikkat ediyorum, geçenlerde knorr hızlı çorba almıştım üstünde "msg yoktur" yazıyordu onlar da uyandı olaya msg'siz üretiyorlar.

mısır-soya vb. ürünü olmayan şey yok gibi, ama dediğim şeyler yine gofret bisküvi gibi şeyler olduğundan, illa ki bir yerlerde düzgün yapılmışı vardır.
0
rodriguez2
(26.10.13)
rodriguez2, gofret türü şeyelrde torku markası normal pancar şekeri kullanıyor.
0
🌸april12th
(26.10.13)
hmm tamamdır teşekkürler, zaten torku konya şekerin ürünüydü doğru :)
0
rodriguez2
(27.10.13)
(5)

8 ay

meyve parcacikli kadin
Sizce 8 ay uzun bi süre mi yoksa göz açıp kapayana kadar geçer mi?
Sizce 8 ay uzun bi süre mi yoksa göz açıp kapayana kadar geçer mi?
0
meyve parcacikli kadin
(24.10.13)
Deyişir.
0
mukrime
(24.10.13)
Elini bir dakika sıcak bir sobanın üstüne koy, bu süre bir saat gibi gelir,güzel bir kızla bir saat otur ve bu sana bir dakika gibi gelir.

-Albert Einstein
0
babamasoliimbananickaldirsin
(24.10.13)
bekleyen ve beklenilen için uzun bir zaman. ama geçiyor bir şekilde.
0
mat couthon
(24.10.13)
beklersen geçmez, beklemezsen geçer.
0
passive aggressive
(24.10.13)
İlk 3 ay yavaş geçer.
4.-6. aylar hızlı geçer.
Son iki ay yavaş geçer.
0
kingdom of rust
(25.10.13)
(2)

depresyon tanisi

iyi arkadas
Bunun için yapılan testler var mi yoksa sadece sözlü tedavi ile mi teşhis konuluyor
Bunun için yapılan testler var mi yoksa sadece sözlü tedavi ile mi teşhis konuluyor
0
iyi arkadas
(24.10.13)
doktor tanı koyabileceği spesifik sorular soruyor, verdiğin cevaplara ve haline tavrına göre teşhis konuyor. yapılan testler var mı dersen, testler de var tabi.
0
passive aggressive
(24.10.13)
psikologlar yapıyor. bana yapılmıştı..
0
kaputt
(25.10.13)
(6)

Yere düşen lensi takmalı mı?

pangea
selam millet. şimdi burada,yer dediysek evde ki parke yüzeyini kastediyorum.bu sabah parke yüzeyine düştü; ben de aldım bi güzel ovaladım ve taktıp gözüme. bir problem yok şimdilik; ama acaba doğru mu yaptık? yani ev sonuçta, sokak değil ki. yine de bilemedim.
selam millet.
şimdi burada,yer dediysek evde ki parke yüzeyini kastediyorum.
bu sabah parke yüzeyine düştü; ben de aldım bi güzel ovaladım ve taktıp gözüme.
bir problem yok şimdilik; ama acaba doğru mu yaptık? yani ev sonuçta, sokak değil ki. yine de bilemedim.
0
pangea
(23.10.13)
dezenfekte ettikten sonra takabilirsin de, çok zorunda değilsen takma.
0
kirazıseviyorum
(23.10.13)
bişi olmaz, olsa batardı hemen.
0
whoosie
(23.10.13)
doğru yapmadın.
0
ermanen
(23.10.13)
ben olsam takmazdım ki o kadar hijyen düşkünü değilim ama göz ve bazı organlar (swh) hassastır.
0
nereye bu gidis
(23.10.13)
Çok hijyenik bir günümde değilsem lavabonun içine düşen lensi bile solüsyonla yıkayıp takıyorum çoğunlukla. 8 senedir de lens kullaniyorum, bir şey olmadı hiç. Atsan daha iyi tabi ama solüsyonun dezenfeksiyon özelliğine güvenmek daha heyecanlı.
0
passive aggressive
(23.10.13)
bakterinin nerede olacağını bilemezsin. bir bakteri bile olsa üreyebilir.

lens kutusu dışında herhangi bir yere düştüğü anda yenisini takıyorum. tereddüt bile etmem.
0
sttc
(24.10.13)
(11)

Kardesim Duygusuz Mu Acaba?

fraise
Cuma aksami uzaktan kuzenim araba carpmasi sonucu vefat etti;30 yasinda gencecik kizdi.En son o universiteye baslarken gormustum ben ama kucukken cok sever,gelip giderdik birbirimize.Annesi babasiyla benim annem babam mumkun oldugunca gorusurlerdi (farkli ulkelerde olduklarindan tatilden tatile goru
Cuma aksami uzaktan kuzenim araba carpmasi sonucu vefat etti;30 yasinda gencecik kizdi.En son o universiteye baslarken gormustum ben ama kucukken cok sever,gelip giderdik birbirimize.Annesi babasiyla benim annem babam mumkun oldugunca gorusurlerdi (farkli ulkelerde olduklarindan tatilden tatile gorurlerdi ama olsun).Haberi alinca annemle babam gercekten cok etkilendiler,dunden beri aglamalari,uzulmeleri gecmedi.

Ben de cok uzuldum ama cok hatirlamadigim icin onlar kadar etkilenmedim.Gerci benim hic tanimadigim adamin olumunden sonra bile saatlerce aglamisligim vardir.

Kardesim neredeyse hic sallamadi.Evet annem babam kadar uzulup etkilenmesini beklemiyorum fakat olen kiz da kardesimi cok severdi,her telefonda 'soyleyin ona cok seviyorum onu,selam soyleyin opun kocaman' deyip dururdu,insan onu dusunup yine bir parca burkulur.Hadi bunlari normal kabul edelim;cocuk annem uzuluyor diye anneme kizma asamasina geldi.


Sadece bu ornek degil genel olarak duygusuz kendisi.Televizyonda cinayet haberi gorsek,olum haberi alsak biz uzulurken kardesim;'e olmus napalim yani?elimizden bir sey mi gelir ki,hepimiz olecegiz.' der,kimseyi neredeyse hic ozlemez vs. vs.


Mesela gecenlerde de Suriye'de muhalifler tarafindan bogazi kesilen Esad askerinin resimlerini gazetede gormustum;cok etkilenip butun gun uzuldum.Kardesim yanima gelip 'sen boyle gidersen cok yasamazsin ben sana soyleyeyim,sen nasil boyle oldun?' dedi.Annem de 'Fraise kucuklugunden beri boyleydi;ikinizi de ben yetistirdim asil sen nasil boyle oldun?' dedi.

Evet belki benimki de abartidir ama insaniz;insan olanin duygulari olur,duyarli olur,boyle durumlarda uzulur diye dusunuyorum ben.


Bunlari bir araya toplayinca kardesimin duygusuz oldugu kanaatine vardim.Siz boyle durumlarda nasil davraniyorsunuz?Kardesimin yasi 18.Yastan dolayi bu tutum normal mi?Zamanla degisir mi?Yoksa zaten olmasi gereken durum bu mu?
0
fraise
(13.10.13)
kardeş de olsa, aynı anne tarafından aynı şartlarda da yetiştirilse her insanın kişiliği farklıdır. senin kardeşinde karşılaştığın hissizlik, tepkisizlik durumunu ben de abimde görüyorum. her ne kadar sevsem de ve iyi anlaşsak da, bu tarz olaylar üzerindeki tepkisizliğinde ya da verdiği sıradan tepkilerinde ona tek bir şey diyorum; "insanlıktan birazcık nasip al, gelmişsin insan olarak kullan şu hakkı"
0
kederli daglar
(13.10.13)
kardeşin 18 yaşındaysa aklı başka yerlere yoğunlaşmış olabilir. bazen insan hırçın oluyor o dönemlerde.
0
ergenpezeveng
(13.10.13)
bence kardeşin normal. gezi parkı olaylarında ölenler için çok üzülenler birkaç hafta sonra bodrum fotoğrafları facebook'a yüklediler. böyle bu, sen de muhtemelen 1 hafta geçmeden normal hayatına geri dönersin.
0
slm
(13.10.13)
ayrıca yası 18 demişsin. 35 yasındaki abim her gecen yıl biraz daha aşıyor bu konuda kendini, her gecen yıl beni biraz daha şaşırtmayı başarıyor. o nedenle pek sanmıyorum ama umarım ki yanılıyorumdur.
0
kederli daglar
(13.10.13)
olması gereken bu. kardeşin en iyisini yapıyor.. ona üzül buna üzül nereye kadar? faydası olmuyor üzülmenin.
0
biyik
(13.10.13)
siz birisini seviyorsunuz diye o kişi de sizi o kadar sevmek durumunda olmadığı için ölüm olayı yüzünden pek sarsılmaması bu sebebe bağlanabilir.

duruma genel olarak bakarsak kilit nokta empati eksikliği. 22 yaşındayım ama ben de kardeşinizle aynı tutumları sergiliyorum çoğunlukla. (entry - nick) çok nadir üzülür/etkilenirim. 9 yaşında dedemi kaybettim ama eve dönüp atari oynamaya karar verdim. en son da 12 yaşımda ağlamıştım, okulda bana atılan bir iftira biraz ciddileşince dayanamamıştım.

bence bu bahsettiğiniz durumu ileri bir realistliğe bağlayabiliriz. çünkü siz de üzüldüğünüz halde bunun bir işe yaramayacağını biliyorsunuz ve klasik yas sürecine giriyorsunuz. çoğu insan doğası gereği bu sürece girer ama bu sürece girmemek ve yine bu sürece girmemeyi sağlayan etkenler bozukluk olarak nitelendirilemez.

ayrıca empati = duyarlılık diye bir denklem kuramayız. duyarlılık daha farklı bir kavram. ben gayet duyarlı olduğumu düşünürüm etrafımdaki/dünyadaki olaylara karşı. babaannem de suriye'de ölenlere üzüldü. peki duyarlı biri mi ? sanmıyorum.

ben de ailemle yaşarken aynı tepkilere maruz kaldım. "yahu sen kime çektin?" gibi. kişilik meselesi diye özet geçebiliriz.
0
empati kuramayan psikolog
(13.10.13)
ok by,sen cok yanlis anlamissin.Ben kotu oldugunu soylemedim farkindaysan zaten olmasi gereken sey bu mu?ben mi abartiyorum ?ama ben boyle dusunuyorum diye anlattim.Son satiri okumamissin sanirim.
0
🌸fraise
(13.10.13)
dogal olani onun durumu. insanin oldugu icin uzulecegi insan sayisi 2-3 falan, hadi en fazla 10 bence. kuzenim olse "hmm" derdim, isime devam ederdim. sevdigim kuzenlerim de var halbuki. biri olunce uzulmem icin onun hayatimdaki yoklugunu hissetmem lazim. dolayisiyla sirf kan bagi var diye olumune uzulmem cok sacma olmaz mi? tanimadigi insanlarin olumunu tv'den, gazeteden vs. duyup uzulen insanlara gercekten ama gercekten anlam veremiyorum. sehit geyikleri, gezi olaylarinda olenler uzerinden romantizm falan. insanlar duygu girince kolay satiliyor diye mi boyle davraniyor, yoksa ciddi ciddi onlar icin uzuluyorlar mi anlamiyorum bazen.
0
sendelemeden
(13.10.13)
olması gereken bu. ölen için hayat bitiyor sonuçta, senin üzülmen ya da üzülmemen ona birşey sağlamıyor, ancak kendine zarar veriyorsun...
yakın olduğu biri ölürse kendi hayatını da etkileyeceğinden üzülebilir ancak yıllarca görüşmediği, kendi yaşamına en ufak bir etkisi olmayan insanların ölümüne neden üzülsün ki? yarınının dününden farkı olmayacak o kişinin ölümüyle...

ben de umursamadan geçip gidiyorum, çünkü üzülmem birşey kazandırmıyor... bana da duygusuz diyen çok kişi var, belki ortalamaya göre oldukça duygusuzumdur gerçekten... ama memnunum bu halimden.
kardeşinin de kendisi için en iyisi budur. sakın durduk yere ağla üzül diyip onu da bozmayın...
0
ucan spagetticanavari
(13.10.13)
dışa vurdukları ile kendi içinden geçenler çok farklı olabilir. insanları verdikleri tepkiye göre yargılamayın. bu yüzeysellik hassas ve kırılgan yapısını gizlemek için kurduğu bir savunma mekanizması olabilir. odasına gidip ağlamadığını bilemezsiniz en basitinden, böyle bir şeyin olabileceğine ihtimal bile vermezsiniz hatta ama bilemezsiniz. herkes duygularını aynı şekilde gösteremiyor olabilir.
0
passive aggressive
(13.10.13)
Kardeşinin durumu normal falan değil. Normal diyenleri de anlamıyorum. Ölenlere ölünmüyor, hayat devam ediyor laflarınız çok güzel eyvallah da başlığı açan da kendini hırpalasın demiyor zaten. İnsani birkaç belirti göstersin yeter diyor.

Gezi'de ölenlere üzülüp sonra Bodrum'a gidenler var diyen arkadaş, sırf maskeli fotoğrafını Twitter'a koymak için gidenler de vardı oraya, böyle şeylerle kıyaslamak saçma.

Herkesin karakteri farklıdır, kardeşin de senden annenden farklı bir insan. Bunda kötü bir şey yok. Evet bazı insanların soğukkanlı, sakin olması her konuda insanın sinirine dokunabiliyor, ben de çok yaşadım bunu. Kardeşin tepki göstermiyorsa zorla bir şey yapamazsın evet. Ne istediğini de anlıyorum, en azından saygı duysun istiyorsun ölümlere, üzüntülere. Ona böyle söyleyebilirsin. Kimseye şuna ya da buna üzül diyemezsin, sadece insanların üzüntülerine saygı duymasını öğretebilirsin.

Bir de "normal ya ölenle ölünmez" diyen arkadaşlara aklıma gelen bir şeyi diyeceğim. Reyhanlı'daki patlamadan birkaç gün sonra GS-FB maçı vardı, ısrarla iptal edilmesi gerektiğini savundum. Ama bazı kanı bozuk insanlar bile bunun gerekli olmadığını, hatta sırf Fenerliyim diye yenileceğimizi düşündüğümden iptal edilmesini istediğimi dahi ima edecek kadar alçaldılar.

Şimdi diyeceğim şu, kimse size ölüm ya da felakat haberlerine ağlayın zırlayın demiyor, kimse bunu diyemez, bunu söylemek komikliktir başta. İnsanlar sadece duyarlı olmanızı bekliyor. Bu Twitter'da ya da orda burda üzgün surat koyup felaket haberleriyle ilgili şeyler yazmak değil. Duyarlı olmak başka bir şey. Ne bileyim lan, gülüp eğlenmenin bir anlığına içinizden gelmemesi gibi bir şey. Komşunun evinden bir ölü çıktıysa yüksek sesli müzik dinlememek gibi bir şey. Reyhanlı'da patlama olduğunun akşamı televizyonun istisnasız her kanalında eğlence programı olmasından rahatsız olabilmek, içinden gelmesi lan bunun. "Normal olan bu ya, orda öldü diye ben onları izlemiyim mi" demek değil. Değil işte.
0
burasi ne garip bir yer
(13.10.13)
(8)

Kendimden geçeceğim şarkı

hadi ya la
Böyle trip-hop, psychedelic şeyler olabilir. Bu etkiyi yaratacak farklı şeyler de kabul. Ama çok sesin birbirine karıştığı, gürültülü değil de minimal şeyler hoşuma gidiyor. Gözlerimi kapatıp kafamı sallayabileceğim, başımı döndürecek şarkılar arıyorum. Hadi bi ucundan tutuverin.
Böyle trip-hop, psychedelic şeyler olabilir. Bu etkiyi yaratacak farklı şeyler de kabul. Ama çok sesin birbirine karıştığı, gürültülü değil de minimal şeyler hoşuma gidiyor. Gözlerimi kapatıp kafamı sallayabileceğim, başımı döndürecek şarkılar arıyorum. Hadi bi ucundan tutuverin.
0
hadi ya la
(10.10.13)
mogwai ya da no clear mind deneyebilirsin.
0
dafaiss
(10.10.13)
jamswety
(10.10.13)
passive aggressive
(10.10.13)
blues buzz
(10.10.13)
verdiğiniz tanıma tam uymasa da, şu parçanın öyle bir kısmı var ki beni mahvediyor. hangi kısmı olduğunu dinleyince anlayacaksınız:

www.youtube.com
0
kül
(10.10.13)
böyle şeyler uyar mı bilmem ama.

www.youtube.com
www.youtube.com
0
tepedeki psychedelic adam
(10.10.13)
kyha
(10.10.13)
aradığın şarkı kesinlikle bende.

sagopa kajmer - sabah fabrikam
0
jacobbbbb
(10.10.13)
(4)

ales için kaynak?

pandispanya
Türkçe'den endişem yok da mat 1 ve 2 çözmem gerekiyor ve ben üniversiteyi neredeyse hiç matematik çözmeden kazanmıştım. Düzenli bir çalışma oturtursam anlayıp yapabileceğimi düşünüyorum. Sıkı bir çalışmayla 1 ay içinde bana ales matematiği öğretebilecek ne kaynak önerirsiniz? :( 80 puan almalıyım.
Türkçe'den endişem yok da mat 1 ve 2 çözmem gerekiyor ve ben üniversiteyi neredeyse hiç matematik çözmeden kazanmıştım. Düzenli bir çalışma oturtursam anlayıp yapabileceğimi düşünüyorum. Sıkı bir çalışmayla 1 ay içinde bana ales matematiği öğretebilecek ne kaynak önerirsiniz? :( 80 puan almalıyım.
0
pandispanya
(08.10.13)
çözümlü çıkmış sorulardan fazlasıyla uğraşmak gereksiz. öğrenecek pek bir şey yok zaten temel matematik. geometri formüllerini de internetten falan hatırlarsın. çıkmış soruları çözüp yapamadıklarının çözümlerine baksan 80 alırsın zaten.
0
passive aggressive
(08.10.13)
Ben 80 alesi 90a çıkartmaya çalışıyorum. Yargının 2014 konu anlatımlı kitabını aldım, internette satılıyor 40 lira falan ama ben ankara olgunlardan 15 liraya aldım. Ayrıca 7iklim yayınlarının yine 2006-2013 çıkmış soruları var, fasikül fasikül tüm çıkmış sorular ve çözümlü cevapları var. Eğer çıkmış soruları çözsem yeter diyorsanız yediiklimi öneririm. o da hepsiburada da 17 liraydı, 3 lira da kargo 20 liraya aldım 3 gün önce.
0
chavez s venezuela
(08.10.13)
aslında öncelikli olarak sıfırdan konu anlatım ve ardından test çözme işine girişmeliyim diye düşünüyorum. Sizce 1 ay yeterli olur mu?
0
🌸pandispanya
(08.10.13)
E ben de yeni basladim, 1 ay yeter tabii.
0
chavez s venezuela
(09.10.13)
(7)

Cenaze merasimine/namazına katılan ateist arkadaşlar

AWD
O esnada neler düşünüyorsunuz? Yani mesela ölen kişi nereye gitti,sonsuza dek yok mu oldu, ben de mi yok olacağım,ya da ne bileyim, madem herkes yok olacak bu insanlar neden ağlıyor? vb. şeyler, kısaca neler düşünüyorsunuz? O yaklaşık yarım saatlik namaz ve toprağa verme süreci sizin çerçevenizden b
O esnada neler düşünüyorsunuz? Yani mesela ölen kişi nereye gitti,sonsuza dek yok mu oldu, ben de mi yok olacağım,ya da ne bileyim, madem herkes yok olacak bu insanlar neden ağlıyor? vb. şeyler, kısaca neler düşünüyorsunuz? O yaklaşık yarım saatlik namaz ve toprağa verme süreci sizin çerçevenizden bakınca nasıl geçiyor sadece onu merak ediyorum. Samimi olarak merak ediyorum,sorduğum soruda art niyet aramayın n'olur.
0
AWD
(11.08.13)
ben bitse de gitsek havasında oluyorum yaşamış ölmüş kişi onun tasasını da ben mi düşüneyim üstat
0
RaZeus
(11.08.13)
Tanıyıp sevdiğim biriyse bir daha göremeyecek olmanın üzüntüsünü yaşamaktan bu tür şeyleri düşünemiyorum ama ayıp olmasın diye gittiğim, çok iyi tanımadığım cenazelerde daha soğukkanlıyım, ilk olarak yer kaplama mevzusuna takılıyorum, "krematoryum olsa memlekette ne güzel olur", "ölen insanları böyle istiflemek saçma" tarzında..
Geldi yaşadı ve sonsuza dek gitti ben de gideceğim o zaman bu kadar dert sıkıntı niye, huzuruma bakayım, güzel yaşayayım diyorum ama olmuyor tabii ki..

En zoru durum herkes dua okurken okur gibi yapmak..

Açıklayıcı oldu mu bilmiyorum ama çok derin düşünmüyorum bu konularda..
0
mutekebbir
(11.08.13)
ölen kişinin sonsuza dek yok olduğuna ve hepimizin sonsuza dek yok olacağına inanırım ama cenaze sırasında aklımdan bunlar geçmiyor üzüntüden. en son anneannemin erkek kardeşini toprağa verdik, evden camiye oradan mezarlığa kadar her yerde böğüre böğüre ağladım. çok yakınım olmayan birinin cenazesi bile olsa her seferinde ağlıyorum. yani pek bir cevap olamadım sorunuza ama demek istediğim, üzüntüden bunları düşünecek hal olmuyor pek bende.
0
kül
(11.08.13)
hüzünlü geçiyor.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(11.08.13)
dindar insanlara göre çok daha üzgün olunur bence. dindar insan ahirette kaybettiği kişiyle buluşacağına inanır ve bu onu bir nebze iç rahatlığı verir.

ama ateistlere göre ölen kişi tamamen, sonsuza kadar yok olmuştur. daha büyük bir acı bence.
0
inawen
(11.08.13)
seneler once (bkz: duskhunter)'in cenaze namazina katilmistim. fanfir'in arkadaslari arasinda pek de inancli insan yoktu sanirim. aklimdan sadece Dilek Teyze'nin ne hissettigi geciyordu.

oralar icin normal miydi bilmem ama cogunluk sortlu t-shirtlu insanlardik.

baska da cenaze namazina katilmadim zaten.
0
bahceliyedi
(11.08.13)
Ben olunce islami usullerle gomulecegimi dusunup hoslanmiyorum bu durumdan bi yandan da olmus olucam zaten ne farkeder ki diyorum. Yine de yakilmak daha iyi olabilirdi veya musluman mezarliklari gibi karisik degil de daha huzurlu derli toplu mezarliklar.
0
passive aggressive
(11.08.13)
(1)

türkçe biyoloji eğitimi almış olanlar

gene mi gene
Merhaba,tezimin türkçe özetini yazıyorum ama liseden sonra türkçe biyoloji eğitimi almamış birisi olarak çok zorlandım. dolayısıyla birkaç soru sormak istiyorum.- esansiyel organel diye bir şey var mıdır? yoksa essential organelle in türkçesi nedir?- dna enterkleasyonu diye bir şey var mı? yoksa dna
Merhaba,

tezimin türkçe özetini yazıyorum ama liseden sonra türkçe biyoloji eğitimi almamış birisi olarak çok zorlandım. dolayısıyla birkaç soru sormak istiyorum.

- esansiyel organel diye bir şey var mıdır? yoksa essential organelle in türkçesi nedir?
- dna enterkleasyonu diye bir şey var mı? yoksa dna intercalating agent nasıl denir?
- gen ifade edilmese de mi denir gen eksprese olmasa da mı?
- genomik kararsızlık diye bir şey var mı? yoksa genomic intsability nin türkçesi ne?
- genetic screen gen taraması diye mi çevrilir?

teşekkürler.
0
gene mi gene
(25.07.13)
Esansiyel organeli duymadim ne anlamda kullanildigina gore bir tanimlamasi olabilir.
Interkalar dna diye bir kullanim hatirliyorum.
Gen ifadesi de deniyor ekspresyon da deniyor.
Genomik kararsizlik var.
0
passive aggressive
(25.07.13)
(4)

Kartal devlet hastanesi

neverletyougodown
Kartal devlet hastanesi deyince hangi hastane tam olarak acaba? Yavuz selim, lütfi kırdar vb. de var galiba. Kartal devlet hastanesi deyince neresi anlaşılır?
Kartal devlet hastanesi deyince hangi hastane tam olarak acaba? Yavuz selim, lütfi kırdar vb. de var galiba. Kartal devlet hastanesi deyince neresi anlaşılır?
0
neverletyougodown
(12.06.13)
lütfi kırdar olan devlet hastanesi.
edit: lütfi kırdar eğitim ve araştırma hastanesiymiş aynı zamanda.
bu durumda sadece devlet hastanesi olarak geçen yavuz selim olmalı.
0
passive aggressive
(12.06.13)
@passive aggresive ekşi'de kartal devlet hastanesi diye aratınca kartal lütfi kırdara yönlendiriyor da. Bir yakınım göz için devlet hastanesine gitti, bu tetkiki anadolu yakasında sadece kartal devlet hastanesi yapıyor oaraya git demişler, o bakımdan önemli, şimdi karışıklık oldu, nereye gidecek tam olarak acaba
0
🌸neverletyougodown
(12.06.13)
lütfi kırdar'dır o zaman muhtemelen. yavuz selim'deki göz bölümünün kendine hayrı yok.
0
passive aggressive
(12.06.13)
lütfi kırdar o. eskiden devlet hastanesiydi sonra eah oldu ama tabi halk arasındaki adı hala devlet hastanesi..
0
calzoncillos
(12.06.13)
(5)

Çevre ve Ekoloji

napak panpa
Arkadaşlar merhaba, yarına 6 7 sayfalık bir ödev sunmam gerekiyor. Çevre ve ekoloji ile ilgili herhangi bir konu olabilirmiş ancak aklıma bir şey gelmedi.Şöyle kolayca yapabileceğim, biraz da farklı bir fikriniz varsa çok mutlu edersiniz beni. Teşekkürler şimdiden.
Arkadaşlar merhaba, yarına 6 7 sayfalık bir ödev sunmam gerekiyor. Çevre ve ekoloji ile ilgili herhangi bir konu olabilirmiş ancak aklıma bir şey gelmedi.

Şöyle kolayca yapabileceğim, biraz da farklı bir fikriniz varsa çok mutlu edersiniz beni.

Teşekkürler şimdiden.
0
napak panpa
(14.04.13)
yenilenebilir enerji?
0
marin
(14.04.13)
nükleer kazaların canlı çeşitliliğine etkisi
iklim şartlarının türleşmeye etkisi

kolay olması açısından aklıma bunlar geldi. standart, küresel ısınma var bir de ama klişe sayılır artık.
0
passive aggressive
(14.04.13)
arıların yok oluşu ve bu durumun uzun vadede insanlığa zararları, arılar ölürse herkes ölür diye özet de geçeyim :)

www.imdb.com
0
irbat
(14.04.13)
permakültürle ilgili kaynak çok onu yaz.
0
kediebesi
(14.04.13)
arılarla ilgili şu vardı 350ankara.org

geri dönüşümle ilgili birşeyler yapabilirsin, bu konuda çalışan derneklerin vs sayfalarına bakarsan konu ve doküman bulabilirsin, wwf, doğa derneği, 350 vs.
0
kaset
(14.04.13)
(1)

doktorlar, biyologlar, laborantlar bi bakın hele

kibritsuyu
cuma günü hazırlanan bir mikroskop lamı üzerindeki basil preparatından, sadece lamı kenarlarından eldivensiz olarak tutup mikroskopa koymak suretiyle eline alan kişiye hastalık neyin bulaşır mı?not: bugün mikroskopta canlı gözlemlemedik diyor lamı eline alan kişi.
cuma günü hazırlanan bir mikroskop lamı üzerindeki basil preparatından, sadece lamı kenarlarından eldivensiz olarak tutup mikroskopa koymak suretiyle eline alan kişiye hastalık neyin bulaşır mı?

not: bugün mikroskopta canlı gözlemlemedik diyor lamı eline alan kişi.
0
kibritsuyu
(19.03.13)
lamdaki su buharlaşmamışsa basiller yaşıyor olabilir, ama canlı gözlemlemedilerse sorun olmaz herhalde.
0
passive aggressive
(19.03.13)
(4)

limon

trajikomix
meyve midir, sebze midir, neden?
meyve midir, sebze midir, neden?
0
trajikomix
(18.09.12)
meyvedir. şurada da iyi bir şekilde açıklamış:

tr.wikipedia.org

"Turunçgiller, turunç, portakal, mandalina, greyfurt ve limon gibi ekonomik değeri yüksek olan Citrus cinsi meyve ağacı türlerini de içine alan bir bitki topluluğudur.
bol miktarda c vitamini içerir. ekşi meyvelerdir. bunlar: -limon -portakal -mandalina -greyfurt'tur akdeniz bölgesinde yetişir. yani sıcak ve nemli havalarda yetişir.grip ve soğuk algınlığına bire bir iyi gelir.ayrıca kan yapar. kış meyveleridir.%3 yağ içerir."
0
sizofren hayaller
(18.09.12)
meyve
0
rastgele bir gun
(18.09.12)
normalde sebze derdim ama düşününce biraz meyve gibi geldi. turunçgillerden biri sonuçta.
0
jjwa
(18.09.12)
meyvedir zira çiçekten oluşur. çiçek gelişir meyve olur. botanikte sebze diye bir şey yok zaten. pişirilip yenen kök, gövde, meyve ve yapraklara halk sebze diyor.
0
passive aggressive
(18.09.12)
(3)

Çiçeklerin yaprakları neden sararır?

elmalikek
Yeşil yaprakları olan bir bitkim var. Bu yapraklar önce sararıyor sonra pıt diye yere düşüyor.Fazla sudan mu yoksa susuzluktan mı oluyor bunlar?
Yeşil yaprakları olan bir bitkim var. Bu yapraklar önce sararıyor sonra pıt diye yere düşüyor.

Fazla sudan mu yoksa susuzluktan mı oluyor bunlar?
0
elmalikek
(08.08.12)
klorofiller ölmüş. klorofilli hücreler ölmüş sonra da gövdeyle olan canlı bağlantıyı yitirip düşmüşler. su ver taze hava alabilecekleri bi yer bul güneş de gördü mü değme gitsin
0
imfhh
(08.08.12)
Az sudan yani?
0
🌸elmalikek
(08.08.12)
mineral eksikliği de olabilir. çok sudansa çürür, az sudansa kurur anlarsın. ya da güneş fazla gelip yaprakları yakıyor da olabilir.
0
passive aggressive
(09.08.12)
(2)

tepenizdeki yıldızların haritası

pirt yaptim
uzun zaman önce bi uygulama bulmuştum netten. bulunduğunuz yeri seçiyordunuz ve tam olarak o anda üzerinizde hangi yıldızların ne konumda bulunduğunu gösteriyordu. bu uygulamayı şimdi bulamıyorum. eğer bilen bi romalı yurttaş yardım ederse çok sevinirim.
uzun zaman önce bi uygulama bulmuştum netten. bulunduğunuz yeri seçiyordunuz ve tam olarak o anda üzerinizde hangi yıldızların ne konumda bulunduğunu gösteriyordu.

bu uygulamayı şimdi bulamıyorum. eğer bilen bi romalı yurttaş yardım ederse çok sevinirim.
0
pirt yaptim
(12.07.12)
şu var ama ne kadar istediğiniz gibidir bilmiyorum.
neave.com
0
passive aggressive
(12.07.12)
aa tam olarak aradığım buydu zaten çok teşekkür ediyorum çok
0
🌸pirt yaptim
(12.07.12)
(9)

Ne izlesem ?

utkucbkc
pizza mı nuggetlarımı elma dilimli pateteslerimi söyledim, gelirler şimdi. ne izlesem ? böyle yormayan sanatsal kaygıları olmayan film arıyorum, eften püften şeyler yani, bad teacher gibi, hangover gibi(hangover'a eften püften dersem günah olur gerçi) ?edit; Jeff Who Lives at Home veya Wanderlust na
pizza mı nuggetlarımı elma dilimli pateteslerimi söyledim, gelirler şimdi. ne izlesem ? böyle yormayan sanatsal kaygıları olmayan film arıyorum, eften püften şeyler yani, bad teacher gibi, hangover gibi(hangover'a eften püften dersem günah olur gerçi) ?

edit; Jeff Who Lives at Home veya Wanderlust nasıllar ki acaba
0
utkucbkc
(10.06.12)
kun zamorano
(10.06.12)
scott pilgrim vs the world izle hacı, temposu düşük değil en azından. bir nerd için hayatının en güzel filmlerindendir ama sıradan biri de zevk alabilir bence.
0
hjarteblod
(10.06.12)
izlemediysen eğer, soul kitchen beni izlerken eğlendirmişti.
0
passive aggressive
(10.06.12)
seinfeld izle
0
halitkin
(10.06.12)
kimse yazmadan yazayım, 3 idiots
0
in vino veritas
(10.06.12)
hocam filme hala başlamadıysan intouchables izle kesin. dua edersin bana
0
kojiro
(10.06.12)
(bkz: iron sky) izle pişman olmayacaksın.
0
ekaterina
(10.06.12)
dominos 30dk içinde getiriyor malesef :D ondan ilk önerilenlerden baktım hemen,
"frequently asked questions about time travel" izledim. bitti güzeldi izlemeyenlere öneririm :D chris o'dowd'u görünce zaten direk başladım.

@hjarteblod scot pilgrim izlendi.

@halitkin seinfeld'e başlamıştım bir ay önce falan, friendsi bitirip. ilk bölümleri çok sarmadı ama sorun bende sanırım çünkü kötü diyenleri dövüyorlarmış.

iron sky,soul kitchen,intouchables,3 idiots bunlarda hep aklımdaydı :D unutmuşum, teşekkürler hazır tekrar hatırlamışken izliyim.
0
🌸utkucbkc
(10.06.12)
nadal cokovic macini izle.
0
fdegir
(10.06.12)
(3)

Kontakt Lens

Barki
Günlük sabah takılıp akşam çıkarılan lenslerden kullanıyorum miyop. Sabah erken takıp da akşam geç çıkarana kadar hafif rahatsız etmeye başlıyor. Şimdi 1 hafta gece gündüz çıkarılmadan kullanabileceğim lenslerden almayı düşünüyorum. Onlar da böyle yapıyor mu?
Günlük sabah takılıp akşam çıkarılan lenslerden kullanıyorum miyop. Sabah erken takıp da akşam geç çıkarana kadar hafif rahatsız etmeye başlıyor. Şimdi 1 hafta gece gündüz çıkarılmadan kullanabileceğim lenslerden almayı düşünüyorum. Onlar da böyle yapıyor mu?
0
Barki
(03.06.12)
Hayır. Acuvue Oasys veya Purevision2 HD tavsiyemdir.
1 ay hiç çıkarmadığım oluyor.
(Asla sağlıklı değil. Haftada 1 çıkarıp solüsyonda bekletmek gerek.)
yazipdurrum.blogspot.com
0
9kuyruklukedi
(03.06.12)
bende 3 senedir lens kullanıyorum gece gunduz cıkarılmayan diye birşey yok lens gozun oksıjenını buyuk olcude keser ve rahatsızlık yaratır kuruluk vb.

o yuzden gunde en fazla 8 saat takmak en faydalısıdır.

bende gece gunduz takılan lenslerden aldım ama asla lensle yatmadım ancak ve ancak yolculuk esnasında 2-3 saat gozumu kapamısımdır

egerki size bu sekılde lens satmaya calısan olursa kanmayın ve gece gunduz kullanmayın max 12 saat ideal 8 saat kullanın
0
Bodyguard-cBs
(03.06.12)
acuvue oasys kullanıyorum, dışarı çıkarken takıp eve gelince çıkartıyorum. 8-10 saatten sonra rahatsız etmeye başlıyor zaten. hadi ben makyaj yapıyorum ondan rahatsız ediyordur belki diycem ama makyaj yapmayınca da maksimum 12 saat idare ediyor. 1 ay çıkarmama olayının nasıl gerçekleştiğini anlamıyorum.
0
passive aggressive
(03.06.12)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.